18. Ceza Dairesi 2017/985 E. , 2017/3383 K.
"İçtihat Metni"KARAR
Hakaret suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 17/03/2016 tarihli ve 2016/19839 soruşturma, 2016/27399 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hakimliğinin 20/04/2016 tarihli ve 2016/2327 değişik iş sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/01/2017 gün ve 402198 sayılı istem yazısıyla, Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, anılan kovuşturmaya yer olmadığına dair kararda, suç tarihinin 15/07/2015 olduğu ve buna göre müştekinin 09/02/2016 tarihli şikayetinin 6 aylık kanuni süresinden sonra yapılmış olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de, somut olayda müşteki vekilinin şikayet dilekçesinde hakaret içerikli mesajın atılma tarihinin 15/07/2015 olarak yazılmasına rağmen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itiraz dilekçesinde mesajın tarihinin 15/08/2015 olduğunun görüldüğü, sehven şikayet dilekçesine tarihin yanlış yazıldığının anlaşılması karşısında, 08/02/2016 tarihli şikayetin süresinde olduğu gözetilerek itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
Şüphelinin 15/08/2015 tarihinde şikayetçiye çektiği mesaj üzerine şikayetçi vekili tarafından 09/02/2016 havale tarihli dilekçe ile hakaret suçundan şikayetçi olunmuştur. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından şikayet süresi dolduğundan bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş, yapılan itiraz üzerine de İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hakimliği tarafından itirazın reddi kararı verilmiştir. Ancak şikayetçi vekili tarafından sehven şikayet dilekçesine mesaj tarihi 15/08/2015 yerine 15/07/2015 olarak yazılmıştır.Ancak şikayetçi vekilinin dosyaya eklediği mesaj çıktılarından mesaj tarihinin 15/08/2015 olduğu anlaşılmaktadır. Bu tarih itibariyle 6 ay olan şikayet süresi dolmamıştır.
İtiraz merciince, "Muteriz (Müşteki) vekilinin dilekçesi ve ekleri ile İstanbul Anadolu C.Başsavcılığı"nın kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı ve soruşturma dosyası incelendiğinde; itirazda hakimliğimizin inceleme konusunun takipsizlik kararı ve ve öncesine ilişkin olduğu, sonradan ibraz edilen itiraz dilekçesine ekli yeni delillerin hakimliğimiz inceleme konusu olmayacağı, bu açıklamadan hareketle karardaki gerekçe, dayanak delil ve mevzuat hükümleri itibariyle kararın usul ve yasaya ve dosya gerçekliğine uygun olduğu, muteriz vekilinin itiraz dilekçesine ek olarak sunmuş olduğu mesaj görüntü kayıtlarının "yeni delil" olarak ileri sürülebileceği, ancak itiraz tarihi itibariyle de takibi şikayete bağlı suçlarda varolan 6 aylık şikayet süresinin de ilgili (dosyaya yeni delil olarak sunulan) mesajlar için de dolmuş olduğu görülmekle bu aşamada taraflar arasındaki meselenin hukuki ihtilaf niteliği kapsamında kaldığı kanaatine varılmakla, müşteki-hak sahiplerinin hukuk mahkemeleri nezdinde haklarını dava ve takip etme hak ve yetkilerinin bulunduğu," şeklindeki gerekçeyle ile itirazın reddine karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1-İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hakimliğinin 20/04/2016 tarihli ve 2016/2327 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 28/03/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.