11. Hukuk Dairesi 2015/3958 E. , 2016/1568 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/12/2014 tarih ve 2011/3-2014/337 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 16.02.2016 günü hazır bulunan davacı vekili Av...., davalı...TV vekili Av. ..., davalı ...Ş. Vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "..." ve "..." adlı romanların yazarı olduğunu, davalı ... A.Ş"nin yapımcısı olduğu "..." adlı televizyon dizisinin fragman ve tanıtımlarının diğer davalıya ait televizyon kanalında yayınlanmaya başladığını, bu yayınlardan söz konusu dizi filmin konusunun müvekkiline ait romanlarla aynı olduğunun anlaşıldığını, konusu dışında dizinin kahramanlarının, yardımcı karakterlerinin ve olayların geçtiği yerlerin de romanla birebir benzerlik gösterdiğini, davalıların bu eylemlerini müvekkilinden izin almadan gerçekleştirdiklerini ve bu suretle müvekkilinin eser sahipliğinden kaynaklanan haklarının ihlal edildiğini ileri sürerek, davalıların tecavüz teşkil eden eylemlerinin menine ve refine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... A.Ş. vekili, davaya konu dizinin konusunun 1972 tarihli "..." isimli sinema filminden alındığını, anılan sinema filminin senaristi ile müvekkili arasında senaryonun kullanılmasına dair sözleşme imzalandığını, dizinin konusu ve senaryosu ile davacıya ait kitapların konusunun farklı bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu dizinin senaryosunun, davacıya ait romanlardan intihal yapılarak oluşturulduğu, bu durumun davacının mali ve manevi haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalıların tecavüzlerinin refine ve menine karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Dava, davacıya ait eser niteliğindeki romanların, davalıların yapımcısı ve yayıncısı oldukları televizyon dizisinde izinsiz biçimde aynen kullanıldığı iddiasıyla davacının eser sahipliğinden kaynaklanan haklarına yapılan tecavüzün meni ve ref"i istemlerine ilişkindir.
Hükme esas alınan 20.01.2014 tarihli kök bilirkişi raporunda, davalıların yapımcısı ve yayıncısı oldukları dizide, davacıya ait eserden izinsiz olarak alıntılar yapıldığı, içerik olarak söz konusu dizi ile davacının eser sahibi bulunduğu romanlar arasında kısmen ayniyet veya sıkı benzerlik içeren bölüm ve öğeler bulunduğu açıklanmış olup davalı taraflarca bu rapora, bilirkişi raporunda davacının eserlerine tecavüz olarak nitelendirilen benzerliklerin Türk Sinemasında defalarca işlenmiş sosyal bir tema olduğu, bu konuların klişe ve anonim hale geldiği, kitapta ve dizide yer alan karakterlerin birbirinden önemli ölçüde farklılıklar gösterdiği, bu karakterler arasında yeterli bir karşılaştırma yapılmadığı gerekçeleriyle itirazda bulunulmuş, bu itirazlar üzerine alınan 22.10.2014 tarihli bilirkişi raporunda, davalıların itirazları somut ve denetime elverişli olacak biçimde karşılanmamış, özellikle 06.02.2014 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde belirtilen karakterler arasındaki farklar üzerinde bir değerlendirme yapılmamış, söz konusu karakterler arasındaki benzerliklerden hareketle önceki kanaat tekrar edilmiştir. Öte yandan, dosya kapsamında alınan 17.10.2011 tarihli ilk bilirkişi raporunda da, her iki eserde işlenmekte olan konunun, toplum yaşamının ortak hafızasında yer etmiş büyük benzerlikler taşıyan klasik klişelerden olduğu, dava konusu dizinin konusu gözetildiğinde, yalnızca davacı romanları ile aynı konuları ele aldığı ve bunları benzer kişilik özellikleri taşıyan karakterlerle işlediği için her iki eser arasında intihal olduğunu söylemenin mümkün bulunmadığı, sonuç olarak davacı eserlerine bir tecavüz olmadığı bildirilmiş, bu hususta da hükme esas bilirkişi raporunda yeterli bir değerlendirme yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece, davacıya ait romanların, davalıların yapımcısı ve yayıncısı oldukları televizyon dizisinde izinsiz olarak kullanılıp kullanılmadığının tespiti için oluşturulacak yeni bir bilirkişi kurulundan denetime elverişli ve gerekçeli rapor alınması, bu suretle davalıların hükme esas alınan bilirkişi raporuna karakterler yönünden yaptıkları ciddi ve somut itirazların karşılanması ile oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 16/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.