
Esas No: 2015/65
Karar No: 2015/1426
Karar Tarihi: 10.02.2015
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/65 Esas 2015/1426 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.05.2011-22.04.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil (birleştirilen dava) elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine dair verilen 27.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Asıl dava tapu iptali ve tescil, karşı dava ise elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Mahkemece, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı-karşı davalı vekili temyiz etmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı kararında da belirtildiği gibi, tapu tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. Tapu tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir. Tahsis kapsamındaki yerin hak sahibi adına tescil edilebilmesi için hukuki yönden geçerliliğini koruyan bir tapu tahsis belgesinin bulunması gereklidir.
Somut olayda, dava konusu 933 ada 5 parsel sayılı (imar öncesi 115 ada 1 parsel) sayılı taşınmazın 399,00 m2"lik kısmının ... Belediyesi"nin 27.02.1985 günlü 65 sayılı kararı ile asıl davanın davacısı ..."e tahsis edildiği ve 18.10.2001 günlü, 405 sayılı encümen kararı ile davacıya devrine karar verildiği anlaşılmıştır.
Ancak, Bayburt Belediyesi"nin 12.05.2009 günlü ve 69 sayılı encümen kararı ile aynı taşınmazın davalı-karşı davacı ..."a devrine karar verilmesi üzerine bu işlemin iptali amacıyla davacı, Trabzon İdare Mahkemesi"ne başvuruda bulunmuş, mahkemece verilen görevsizlik kararı Danıştay 14. Dairesi"nin 09.10.2013 tarih, 2012/8754 Esas, 2013/6867 Karar sayılı ilamıyla bozulmuş, idari yargının görevli olduğu belirlenmiştir.
Davalı adına oluşan tescil kararının dayanağı olan idari işlemin iptaline ilişkin davada verilecek karar eldeki davanın sonucunu etkileyeceğinden HMK"nın 165. vd. maddeleri uyarınca bekletici sorun yapılması ve kararın kesinleşmesinin beklenmesi ondan sonra işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.02.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.