Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/7221
Karar No: 2017/4597
Karar Tarihi: 11.05.2017

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/7221 Esas 2017/4597 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2016/7221 E.  ,  2017/4597 K.

    "İçtihat Metni"



    TALEP :
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.11.2016 tarih ve 2016/387911 sayılı tebliğnamesi ve ekindeki Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 03.11.2016 gün ve 94660652-105-73-9354-2016-KYB sayılı yazılarında; kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme, yönetme, bunların hareketlerine katılma, terör örgütü propagandası yapmak ve silahlı terör örgütüne üye olmak suçlarından şüpheliler....ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda Cizre Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 26.04.2016 tarih ve 2015/2835 soruşturma, 2016/521 esas, 2016/435 sayılı iddianamenin iadesine dair Cizre 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.05.2016 tarih ve 2016/426 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.05.2016 tarihli ve 2016/150 değişik iş sayılı kararınının;
    Dosya kapsamına göre; Cizre 2. Ağır Ceza Mahkemesince, "şüphelilerin hukuki durumlarının 6352 sayılı Kanunun geçici birinci maddesinin 1. fıkrasında yer alan "Geçici Madde 1 - (1) 31.12.2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adlî para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı; a) Soruşturma evresinde, 04.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171"inci maddesindeki şartlar aranmaksızın kamu davasının açılmasının ertelenmesine, b) Kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine, c) Kesinleşmiş olan mahkûmiyet hükmünün infazının ertelenmesine, karar verilir." ile 3713 sayılı Kanunun 7/5. fıkrasında yer alan "Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına; a) İkinci fıkrada tanımlanan suçu, b) 6"ncı maddenin ikinci fıkrasında tanımlanan suçu, c) 06.10.1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 28"inci maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılma suçunu, işleyenler hakkında, 5237 sayılı Kanunun 220"nci maddesinin altıncı fıkrasında tanımlanan suçtan dolayı ayrıca ceza verilmez" şeklindeki düzenlemelere göre değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de,
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 170. maddesinde, iddianamede bulunması gereken hususların neler olacağının gösterildiği, aynı Kanunun 174/1.
    maddesinde ise iddianamenin hangi hâllerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, 5271 sayılı Kanunun 170/2. maddesinde yer alan "Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler." hükmü uyarınca Cumhuriyet savcısının dava açmasının zorunlu olduğu ve suçun hukukî nitelendirilmesinin de Cumhuriyet savcısına ait olduğu, bu durumda mahkemece, iddianamede gösterilen olaylarla ilgili olarak ibraz edilen deliller ve yargılama sırasında ibraz edilebilecek deliller birlikte değerlendirilerek yargılama sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği cihetle, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." gerekçesi ile Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca Kanun Yararına Bozulması talep olunmuştur.
    I- Olay:
    Şüpheliler ..... ve ... hakkında "Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme yönetme bunların hareketlerine katılma, terör örgütü propagandası yapma ve terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" suçlarından yapılan soruşturma sonucunda; Cizre Cumhuriyet Başsavcılığınca TCK"nın 220/6 maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 314/2, 3713 sayılı Kanunun 7/2, 2911 sayılı Kanunun 28/1. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları talebiyle düzenlenen 26.04.2016 tarih ve 2015/2835 soruşturma, 2016/521 esas, 2016/435 sayılı iddianamenin, Cizre 2. Ağır Ceza Mahkemesince 09.05.2016 tarih ve 2016/426 iddianame değerlendirme sayı ile "1-6352 sayılı yasanın geçici birinci maddesinin 1. fıkrasında "Geçici Madde 1- (1) 31.12.2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adlî para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı; a) Soruşturma evresinde, 04.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171"inci maddesindeki şartlar aranmaksızın kamu davasının açılmasının ertelenmesine, )Kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine, )Kesinleşmiş olan mahkûmiyet hükmünün infazının ertelenmesine, karar verilir." düzenlemesine yer verildiği, ancak bu madde hükmüne göre şüphelilerin hukuki durumu değerlendirilmeksizin iddianame düzenlendiği,
    2- 3713 sayılı Kanunun 7/5 fıkrasında "Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına; a) ikinci fıkrada tanımlanan suçu, b) 6"ncı maddenin ikinci fıkrasında tanımlanan suçu, c) 06.10.1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 28"inci maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılma suçunu, işleyenler hakkında, 5237 sayılı Kanunun 220"nci maddesinin altıncı fıkrasında tanımlanan suçtan dolayı ayrıca ceza verilmez" hükmüne yer verildiği ancak bu hükme göre şüphelilerin hukuki durumu değerlendirilmeksizin kamu davası açıldığı" şeklindeki gerekçeyle iadesine karar verildiği, buna karşı Cumhuriyet savcısı tarafından yapılan itirazın da Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.05.2016 tarihli ve 2016/150 değişik iş sayılı kararıyla reddedilerek sözkonusu kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.

    II- Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
    Şüpheliler hakkında düzenlenen iddianamenin, hukuki durumlarının 6352 sayılı Kanunun geçici 1/1. ve 3713 sayılı Kanunun 7/5. maddeleri uyarınca değerlendirilmediğinden bahisle, iadesine ilişkin karara karşı yapılan itirazın reddine karar verilmesinin yerinde olup olmadığına ilişkindir.
    III- Hukuksal Değerlendirme:
    5271 sayılı CMK"nın 170/2. maddesinde soruşturma evresi sonunda toplanan delillerin, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturması halinde Cumhuriyet savcısının bir iddianame düzenleyeceği, 170/3. maddesinde iddianamede hangi hususların gösterileceği, 174/1. maddesinde iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceği, 174/2. maddesinde de suçun hukuki nitelendirilmesi sebebiyle iddianamenin iadesine karar verilemeyeceği açıkca belirtilmiştir.
    Sözkonusu kanun hükümleri ve somut olay birlikte değerlendirildiğinde;
    Şüpheliler hakkında 05.02.2008 ve 06.02.2008 tarihlerinde kanunsuz toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme ve yönetme ile terör örgütünün propagandasını yapma hukuki nitelendirmesiyle ve bu fiil, terör eylemlerinin yoğun olarak yaşandığı yer ve zaman dilimi içerisinde gerçekleştiğinden AİHS gereği fikir özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği belirtilerek iddianame düzenlenmiştir.
    Yine, iddianamedeki bir diğer nitelendirmede şüphelilerin 2911 sayılı Kanunun 28/1. maddesine aykırılık suçunu terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına işledikleridir. Her ne kadar 30.04.2013 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3713 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen 4. fıkra hükmü uyarınca sadece 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 28/1. maddesinde tanımlanan kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılma suçunu örgüt adına işleyenler hakkında TCK"nın 220. maddesinin altıncı fıkrasında tanımlanan suçtan dolayı ceza verilemeyecekse de, yapılacak yargılama sonucunda sabit olduğu kabul edildiği takdirde fiilin suç olma özelliğini devam ettirdiği gözetilerek, mahkemece CMK"nın 223/4. maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilecektir.
    Bu itibarla; CMK"nın 170/2. maddesindeki düzenleme uyarınca kamu davasının açılmasının gerekip gerekmediğine ilişkin delilleri takdir yetkisine sahip olan Cumhuriyet savcısının dava açması halinde delillerin mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği, bu takdirin kullanılması ve ayrıca hukuki nitelendirme nedeniyle iddianamenin iade edilemeyeceği nazara alınmadan, iddianamenin iadesi kararına karşı yapılan itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    IV- Sonuç ve Karar:
    Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.05.2016 tarih ve 2016/150 değişik iş sayılı kararının Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın aynı Kanunun 309/4-a maddesi gereğince mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi