12. Ceza Dairesi 2016/11864 E. , 2018/8476 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Çocuk Mahkemesi
Suç : Taksirle Yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/1, 89/2-e, 22/3, 31/3, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hüküm suça sürüklenen çocuk tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Taksirle yaralama suçundan suça sürüklenen çocuk hakkında yapılan yargılama sonucunda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 89/1, 89/2-e, 22/3, 31/3, 52/2-4. maddeleri gereğince 8.000.-TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Diyarbakır 1.Çocuk Mahkemesi"nin 22.02.2011 tarihli ve 2005/2634 esas, 2011/115 karar sayılı kararının 09.04.2011 tarihinde kesinleşmesini müteakip sanığın deneme süresi içerisinde 11.09.2012 tarihinde “kasten yaralama ve 6136 Sayılı Yasaya aykırılık” suçlarını işlediği ve Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 24.02.2014 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün açıklanmasına dair kararını kapsayan dosya incelendi;
Suça sürüklenen çocuğa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 765 sayılı TCK’nın 459/1. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi yollamasıyla lehe neticeler doğuran (mülga) 765 sayılı TCK"nın 102/4. maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 104/2. maddesi uyarınca en fazla yarı oranında uzayacağından, suç tarihi olan 29/03/2005 tarihinden itibaren 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımının durma süresi de gözetildiğinde, inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş olduğundan, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince davanın isteme uygun olarak DÜŞMESİNE, 20/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.