
Esas No: 2014/3423
Karar No: 2014/7949
Karar Tarihi: 22.05.2014
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/3423 Esas 2014/7949 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA 16. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/07/2012
NUMARASI : 2011/231-2012/310
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin halı ve oto yıkama işi yaptığını, küçük çapta faaliyet gösteren bir işyeri olmasına ve az su kullanılmasına rağmen, davacı hakkında yüksek miktarda atıksu bedeli tahakkuk ettirilerek, icra takibi başlatıldığını, takip süresinde itiraz edilemediğini belirterek, borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; hükme esas alınan bilirkişi ek raporu doğrultusunda, davalının davacıdan Ankara 6.İcra Müdürlüğünün 2011/3058 sayılı dosyasında talep ettiği 58.327,50 TL asıl alacaktan, davacının davalıya 44.328,90 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmektedir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 6.maddesine göre herkes iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür. Kaçak atıksu bedelinin ne şekilde hesaplanacağı ASKİ Tarifeleri Yönetmeliğinin 55.maddesinde açıklandığından kaçak atıksu bedelinin yönetmelikte belirtilen yönteme göre hesaplanması gerektiği kuskusuzdur.
Somut olaya gelince; davalı görevlileri tarafından düzenlenen kaçak su tespit tutanağında, davacının işyerinde atıksu aboneliği olmadan, deposuna tankerle su doldurarak, halı ve oto yıkama yağlama, otopark olarak kaçak su kullandığı, 1 adet tabanca olduğu belirlenmiştir.
Mahkemece; bilgisine başvurulan bilirkişi tarafından düzenlenen ilk raporda; işyerinin niteliğine, kapasitesine (bir adet tabanca), benzer işyerlerine, tutanaktan sonra kullandığı su miktarına göre, kullanılan su miktarı 100 m³ olarak belirlenmiş ve davacının 39.578 TL borçlu olmadığı açıklanmıştır.
Keşif yapıldıktan sonra alınan ek bilirkişi raporunda ise; "E..oto garajı olarak kullanılmakta olduğu, zaman zaman oto yıkama işinin de yapıldığı, bir adet oto yıkama yeri ve bir adet tabanca bulunduğu, kaçak su tutanağına ekli fotoğrafta görülen su deposunun bulunmadığının gözlemlendiği" açıklanmış ve kaçak tutanağı öncesi ve sonrasındaki tüketimlere göre atıksu miktarının 60 m³ olduğu, davacının 44.328,90 TL borçlu olmadığı belirtilmiştir.
Mahkemece; ek rapor benimsenerek hüküm kurulmuştur. Ancak, benimsenen bu ek raporda tutanak tarihindeki durumun değil, keşif tarihindeki durumun tespitine göre hesaplama yapılmıştır.
Keşifteki tespit ve bilirkişi raporu; tutanağın aksini gösterir bir delil olarak kabul edilemeyeceğinden, işyerinin tutanak tarihindeki durumu davalı vekilinin rapora vaki itirazları dikkate alınmak suretiyle, yönetmelik hükümleri doğrultusunda işyerinin büyüklüğü, çalışan sayısı, işyeri faaliyetinin (oto ve halı yıkama) yürütülmesinde suyun rolü, emsal işyeri tüketimleri gibi unsurlar dikkate alınmak suretiyle atıksu bedelinin hesaplanması için gerekçeli ve denetime uygun rapor alınmasından sonra yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.