
Esas No: 2016/642
Karar No: 2016/5666
Karar Tarihi: 10.05.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/642 Esas 2016/5666 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.05.2005 gününde verilen dilekçe ile miras nedeniyle alacağın tahsili istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili ile duruşmasız olarak davacılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 10.05.2016 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KA R A R
Davacılar, muris ...’tan taraflarına intikal eden terekesindeki malların davalılardan ... tarafından satılarak miras paylarının taraflarına verilmediğini ileri sürerek, miras paylarının faiziyle davalı ...’tan alınarak taraflarına verilmesini istemişlerdir.
Davalılardan ... ve ..., murisin vefatından sonra elde edilen hububatın terekeye dahil olmadığını, ödenecek bedelin miras payları oranında belirlenmesi gerektiğini belirtmişlerdir. Davalı ..., yanıt vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Mahkemece, davalılardan alınacak 11.168,00 TL’nin davacı ...’ya; 8.379,75 TL’nin davacı ... için alınmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar vekili ve davalılar vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dava, miras payı nedeniyle alacak istemine ilişkindir.
Bir davada hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Bu talebin azına karar verilebilmesine rağmen daha fazlasına veya talepten başka bir şeye karar verilemez. Nitekim, “Taleple bağlılık ilkesi” başlıklı HMK’nın 26. maddesi gereğince “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.
Hakimin, tarafların talepleriyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır.”
Somut uyuşmazlıkta, davacılar 4.000,00 TL değer göstererek harcını yatırdıkları dava dilekçesinde miras payları oranında bedelin davalı ...’tan alınmasını talep etmiş, bu istemlerini yargılama sırasında ıslah yoluyla da değiştirmemişlerdir. Davacıların bu istemi dışında davacı ... yararına 11.168,00 TL, davacı ... yararına 8.379,75 TL’nin davalılardan alınması yönünde hüküm kurulmuştur. Kurulan bu hüküm hem bedel yönünden hem de tahsil istenen kişi yönünden davacıların talepleriyle uyuşmamış, taleplerinden daha fazlasına karar verilmiştir. Dolayısıyla, karar HMK’nın 26. maddesi hükmüne aykırıdır.
Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2.) bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 1.350,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde davalılara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.