17. Hukuk Dairesi 2015/15343 E. , 2018/5786 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekili ve süresinden sonra asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; ... Plastik San. Tic. A.Ş"ye ait iş yerinin 02/10/2012 – 02/10/2013 tarihleri arası yangın sigorta poliçesinin müvekkili tarafından düzenlendiğini, sigortalı işyerinde davalı işçilerinin çalışması sırasında 13/12/2012 tarihinde meydana gelen yangın nedeniyle sigortalı işyeri binasının işyerinde bulunan emtia ve demirbaş ile makine ve tesisatının ağır derecede hasar gördüğünü, yapılan eksper incelemesi, olay sonrası düzenlenen itfaiye raporu ve ifade tutanaklarına göre hasarın davalı çalışanlarının sigortalı işyerinde kaynak çalışması sırasında çıkardıkları kıvılcımlar sonucu meydana geldiğinin belirlendiğini, hasar miktarının 742.840,00 TL olduğunu ve bu tutarın 01/02/2013 tarihinde sigortalıya ödendiğini, ödeme nedeniyle müvekkilinin TTK"nın 1472. maddesi gereğince sigortalının haklarına halef olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 742.840,00 TL"nin 01/02/2013 ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen davada; söz konusu yangın sonucunda dava dışı ... Sigorta A.Ş nezdinde kasko sigortalı bulunan ve yine dava dışı ... İnş. Ltd. Şirketi"ne ait ... plakalı aracın da hasar gördüğünü, eksper raporu gereği 1.257,00 TL tutarındaki hasarı ödeyen dava dışı ... Sigorta A.Ş."nin müvekkilinin sigortalısı ... Plastik San. Tic. A.Ş. hakkında ... 26. ...
Müdürlüğü"nün 2014/14916 sayılı dosyasında ... takibi başlattığını, bu dosyada asıl alacak, faiz ve masraf tutarları dahil toplam 1.764,07 TL dosya borcunun yangın sigorta poliçesi kapsamında müvekkili tarafından 24/11/2014 tarihinde sigortalısına ödendiğini ve onun haklarına halef olunduğunu, yangının ve hasarın oluşunda davalı çalışanlarının kusurlu ve sorumlu olduklarını belirterek, 1.764,07 TL"nin 24/11/2014 ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı ..."den tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; 2014/962 Esas sayılı asıl davanın kısmen kabulü ile; 371.420,00-TL"nin ödeme tarihi olan 01/02/2013 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin isteğin reddine, birleşen 2014/1453 Esas sayılı davasının kısmen kabulü ile;882,03-TL"nin ödeme tarihi olan 24/11/2014 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmiş; hüküm, asıl ve birleşen davada davacı vekili ve asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Temyiz olunan mahkeme kararı davalı vekiline 31/07/2015 tarihinde tebliğ edilmiş olunmasına karşın karar HUMK"nun 432/1. maddesinde öngörülen 15 günlük temyiz süresi geçirildikten sonra 14/09/2015 tarihinde temyiz edildiğinden HUMK"nun 432. maddesi hükmü uyarınca asıl ve birleşen davada davalı vekilinin temyiz isteminin süreden reddine, karar vermek gerekmiştir.
2-Birleşen dava yönünden;
6100 Sayılı HMK"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK"un 427. maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL"ye çıkarılmıştır. Temyize konu birleşen davada karar, davacı ve davalı yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden birleşen davada hükmedilen tazminata ilişkin davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Asıl dava yönünden;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, birleşen davada davacı vekilinin hükmedilen maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçelerinin (isteminin) REDDİNE, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 8,20 TL kalan onama harcının temyiz eden asıl davada davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl ve birleşen davada davalıya geri verilmesine 04/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.