Mahkemesi :Sulh Ceza Hakimliği

2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa aykırı davranmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Tokat Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 01/03/2016 tarihli ve 2015/335 soruşturma, 2016/909 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı müteakip, Tokat Cumhuriyet Başsavcılığının sahte tablonun müzede alıkonulması talebinin reddine dair Tokat Sulh Ceza Hakimliğinin 03/03/2016 tarihli ve 2016/613 değişik iş sayılı karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ve sahte tablonun müsaderesine ilişkin Zile Sulh Ceza Hakimliğinin 09/03/2016 tarihli ve 2016/166 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Benzer bir olaya ilişkin, Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 27/05/2013 tarihli ve 2013/7789 esas, 2013/14259 karar sayılı ilamında yer alan, "...davaya konu tablo 2863 sayılı kanun kapsamında olmayıp, müzelik değer taşımıyorsa da, daha önce çok sayıda örnekte görüldüğü üzere her zaman için vatandaşların dolandırılmalarına mesnet teşkil edebilecek şekilde tanzim edildiğinden, yeni bir dolandırıcılık vakasının yaşanmaması için sahibine iade edilmeyip sahte-kopya -taklit eserlerin teşhir edildiği vitrinlerde sergilenerek halkımızın uyarılması ve bilinçlendirilmesi için Gaziantep Müze Müdürlüğünde kalmasında fayda mülahaza edildiğinin belirtilmesi karşısında, dava konusu tablonun sahte-kopya-taklit eserlerin teşhir edildiği vitrinlerde sergilenmek üzere Gaziantep Müze Müdürlüğüne teslim edilmesi gerektiği gözetilmeden, adli emanete alınan suça konu tablonun müsaderesine yer olmadığına, sanıklara iadesine karar verilmesi,Kanuna aykırı olup..." şeklindeki açıklama gözetildiğinde, söz konusu tablonun bizatihi suç teşkil etmediği, ancak sahte-kopya-taklit eserin teşhir edildiği vitrinlerde sergilenmek üzere ilgili müze müdürlüğüne teslim edilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulüne müteakip tablonun müsaderesine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığının 28/03/2018 gün ve 94660652-105-60-4208-2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/04/2018 gün ve 2018/27426 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen iharnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Zile Sulh Ceza Hakimliğinin 09/03/2016 tarihli ve 2016/166 değişik iş sayılı kararının (3). fıkrasında yer alan “müsaderesi ile” ibaresinin CMK"nın 309/4-d maddesinde belirtilen yetkiye istinaden çıkarılması ve diğer hususların aynen bırakılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27/09/2018 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verilir.