
Esas No: 2015/14998
Karar No: 2016/5995
Karar Tarihi: 17.05.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/14998 Esas 2016/5995 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.11.2013 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci atanması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, TMK’nın 640/3 maddesi uyarınca muris ..."nın vefatı üzerine ... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan tapu iptali ve tescil davasının takibi için terekeye temsilci atanması istemine ilişkindir.
Davalılar ... ve ... vekili, terekeye temsilci atanmasına gerek olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacı ..."nın ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/492 Esas sayılı dosyasında muris ..."nın terekesini temsil etmek üzere terekeye temsilci olarak atanmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar ... ve ... vekili tereke temsilcisi atanması ve temsilcinin şahsına yönelik olarak temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre bir kısım davalılar vekilinin tereke temsilcisi atanmasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- Bir kısım davalılar vekilinin tereke temsilcisinin şahsına yönelik yaptığı temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Miras ortaklığı temsilcisi özel kayyım niteliğindedir (TMK m. 640). Türk Medeni Kanununun 431. maddesi uyarınca vasi tayininde usul kayyım (mümessil) için de uygulanır. Türk Medeni Kanununun 422. maddesi gereğince vasinin sıfatına karşı yapılan itirazları veya vasinin ileri sürdüğü kaçınma sebeplerini (özürleri) inceleme görevi ile ilgili yasal hükümlerin mümessile yapılan itirazın ya da kaçınma sebeplerinin incelenmesinde de gözetilmesi zorunludur. Vesayet makamının itirazı reddetmesi halinde itirazı denetim makamının incelemesi gerekir. Türk Medeni Kanununun 397. maddesinde belirtilen denetim makamı görevi, asliye hukuk mahkemesine aittir (5133 s. K. m. 2-3, TMK m. 397/2). Öyle ise miras ortaklığı temsilcisinin (TMK m. 640/3) şahsına yönelik itiraza ilişkin dilekçenin görev yönünden reddiyle yukarıda açıklanan kurallar çerçevesinde değerlendirilip gereği yapılmak üzere dosyanın mahalline iadesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin tereke temsilcisi atanmasına yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, (2.) bentte açıklanan nedenlerle dilekçenin görev yönünden reddi ile dosyanın gereği yapılmak üzere MAHALLİNE İADESİNE, 17.05.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.