MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK.nın 158/1-f-j-son, 62,52/2, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
H T S Haktan Tekstil ve Tekstil Ür. İht. İhr. San ve Tic. Ltd. Şti. ortağı ve tek yetkilisi olan sanığın, 15.11.2005 tarihinde katılan Asya Katılım Bankası A.Ş.’den kullandığı kredi karşılığında tamamen sahte olarak oluşturulmuş çeki ibraz ettiği, ancak çekin, keşideci olarak gözüken müşteki ... adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanı ile çek karnesi alınarak çekin düzenlendiğinin saptandığı, bu şekilde sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda; her ne kadar sanık savunmasında, suça konu çeki... Tekstil isimli firmadan aldığını, suçlamayı kabul etmediğini belirtmişse de, söz konusu çekin alınmasına dair fatura, irsaliye ya da her hangi bir belge sunamamış olması, çekte... Tekstil isimli firmanın cirosunun bulunmayıp, çekin sanığın yetkilisi olduğu H T S Haktan Tekstil ve Tekstil Ür. İht. İhr. San ve Tic. Ltd. Şti adına keşide edilmesi, müşteki ...’ın beyanında kimlik bilgilerinin kullanılarak, adına Tuna Hediyelik Ltd. Şti’nin kurulduğunu, şirket ve çekle ilgisinin olmadığını ifade etmesi, alınan bilirkişi raporlarında; çekin üzerindeki imza ve yazıların müşteki ..."ın eli ürünü olmadığı, çekin arka yüzündeki birinci ciranta hanesindeki ..."in isminin altındaki imza ve yazıların sanığın eli ürünü olduğu yönündeki görüş ve kanaatlerin bildirilmiş olması, katılan Asya Katılım Bankası A.Ş"nin cevabi yazıları ve dosyaya sunulan genel kredi sözleşmesinden, sanığın yetkilisi olduğu şirket ile katılan banka arasında 08.07.2005 tarihli genel kredi sözleşmesinin düzenlendiği, bu sözleşmeye istinaden sanığın kredi almak amacıyla dava konusu olan çeki 11.07.2005 tarihinde katılan bankaya teslim ederek, çek bedeli miktarında kredi aldığının anlaşılmış olması karşısında; sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde, hapis cezasının alt sınırının 3 yıldan az olamayacağı, adli para cezası belirlenirken, tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması suretiyle tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden, adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının 5 gün olarak eksik belirlenip, daha sonra 1.475 gün adli para cezasına hükmetmek suretiyle temel gün adli para cezasının eksik belirlenmesi, ayrıca uygulama maddesinin TCK"nın 158/1-j maddesi yerine TCK’nın 158/1-f-j maddeleri olarak gösterilmesi, sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 1, 2 ve 4. numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 08/10/2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlayarak yürürlüğe girdiğinden koşulların oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin suçun sabit olmadığı, eksik inceleme ile karar verildiği gerekçesine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 15/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.