MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul,kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, müvekkilinin davalıya vermiş olduğu mal ve hizmetlere ilişkin olarak taraflar arasında cari hesap ilişkisi bulunduğunu, davalının bakiye borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek, itirazın iptaline ve davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin teslim aldığı malların hepsini cari hesaba işlediğini, müvekkiline teslim edilmeyen mallara ilişkin faturaların da verildiğini, davacının muhasebe hileleri ile kendisini alacaklı duruma getirdiğini, müvekkilinin borcunun olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davacının ticari defterlerinin lehe delil vasfına haiz olduğu, buna göre davacının 104.999,93 TL alacaklı olduğu, davacı tarafın açıkça delil olarak dayanmasına ve mahkemece de o yönde ara kararı verilip gereği yerine getirilmesine rağmen, davalı tarafın kendisine ait ticari defterlerini bilirkişi incelemesine esas olmak üzere mahkemeye sunmadığı, bu durumda HMK"nun 220.maddesi uyarınca, icra takibinin dayanağını oluşturan faturaya konu mal ve hizmetin davalıya teslim edildiği yönündeki davacı iddiasının doğru olduğunun kabulünün gerektiği, bunun yanında davalının yemin teklifi üzerine davacı şirket temsilcisinin takip tarihi itibari ile davalıdan 75.000,00 TL tutarında alacaklı olduğunu beyan ettiği, böylece davacının takip tarihi itibari ile davalıdan 75.000 TL alacaklı olduğunu ispatlamış olduğu, davacının işlemiş faiz talebinin ise haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine, davalının 75.000,00 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile bu kısım yönünden takibin devamına, bu tutarın % 20"sine isabet eden icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, cari hesap bakiye alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacının, cari hesaptan dolayı alacaklı olduğunu yazılı delillerle ispat etmesi gerekir. Davacı taraf münhasıran davalı defterlerine dayanmadığından, davalı tarafın defterlerini ibraz etmediğinden bahisle davacı defterlerindeki kayıtlar tek başına davacı yararına delil olarak kabul edilemez. Mahkemece ispat yükünün tayininde yanılgıya düşülerek icapsız yemine göre karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 21.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.