11. Hukuk Dairesi 2015/12255 E. , 2016/2566 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21/01/2015 tarih ve 2014/994-2015/52 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı, dava dışı tasfiye halindeki şirketten alacağını davalı şirkete temlik ettiğini, temlik ve ibra sözleşmesi uyarınca davalının kendisine ödemesi gereken geriye kalan 19 taksit karşılığı 3.281 ABD Doları ödemediğini ileri sürerek, 3.281ABD Doları alacağın dava tarihi itibariyle kur oranı dikkate alınarak belirlenen 7.098,44 TL tutarın faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, görev ve yetki itirazında bulunmuş, davanın esasına ilişkin olarak da davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasından önce davalı tarafça bakiye alacak miktarı davacının banka hesabına ödenmekle, dava konusuz kaldığı gerekçesiyle, konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, temlik sözleşmesi uyarınca temlik edenin, temlik alandan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı şekilde konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Ancak, davacı vekili bakiye 3.281ABD Doları alacağı bulunduğunu ileri sürmüş, davalı vekili ise dava tarihinden önce yapılan ödemeler mahsup edildiğinde bakiye 2.773,33 ABD Doları borcun kaldığını, bu miktarın da dava tarihinden sonra ödendiğini savunmuştur. Davalı tarafın dava tarihinden önce ve dava tarihinden sonra yaptığı ödemelere davacı tarafca itiraz edilmediğine göre, mahkemece dava tarihinden önce yapılan kısmi ödeme yönünden davanın reddi gerekirken, bu kısım yönünden de dava tarihinden sonra ödeme yapılmış gibi davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 09/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.