Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8365
Karar No: 2018/6566
Karar Tarihi: 02.07.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/8365 Esas 2018/6566 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/8365 E.  ,  2018/6566 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 26.06.2018 Salı günü davalı vekili Av. ... geldi. Davacı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın yaptığı kazada, araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, alınan Özürlü Sağlık Kurulu raporuyla %5 oranında işgöremez hale geldiğinin saptandığını, davalıya yapılan başvuru üzerine 9.354,00 TL. tazminat ödenmişse de yapılan ödemenin gerçek zararı karşılamadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL. işgöremezlik tazminatının temerrüt tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 27.11.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 46.283,21 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, davacıya yapılan ödeme ile poliçeden doğan sorumluluklarını yerine getirdiklerini ve borcun son bulduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere ödedikleri bedelin güncellenmiş değerinin hesaplanacak tazminattan düşülmesi gerektiğini, hatır taşıması nedeniyle de tazminattan indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 46.283,21 TL. maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 24.06.2013"ten işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; zarar ve tazminatın farklı kavramlar olduğu, zararın belirlenmesinden sonra indirim sebeplerinin uygulanması suretiyle tazminatın belirleneceği, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 50, 51 ve 52. (818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 42, 43 ve 44.) maddelerinde yapılan düzenlemelerde de zarar ile tazminatın belirlenmesi ve tazminattan yapılacak indirim için sıralama öngörüldüğü, indirim nedenlerinin biri gerçek zararın diğeri de tazminatın belirlenmesine ilişkin olarak ikiye ayrıldığı, önce gerçek zararı bulmak gerektiğinden zararla ilgili indirim sebeplerinin ve daha sonra da tazminatla ilgili indirim sebeplerinin uygulanması gerektiği konusundaki genel ilkeler dikkate alındığında; davalı sigortacının davadan önce yaptığı ödemenin güncellenmiş bedelinin zarar miktarının belirlenmesinde dikkate alınacağı ve öncelikli olarak bu bedel düşülüp zarar belirlendikten sonra, tazminat borçlusu olan davalı sigortacıya ilişkin indirim sebebi olan hatır indiriminin yapılmasıyla sonuç tazminatın belirleneceği açık olduğundan; davalı vekilinin, yapılacak hatır indiriminin, önceki ödemeye ilişkin indirimden önce yapılması gerektiği hususundaki temyiz itirazlarının yerinde görülmemesine göre; davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verme gerekmiştir.
    2-Dava, 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 46. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 54.) maddesi gereğince çalışma gücü kaybı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Çalışma gücü kaybına dayanan maddi zarar, geleceğe ilişkin bir zarar olduğundan, zarar gören davacının kazadan önce elde ettiği net gelir ile ileride elde edebileceği gelirin doğru saptanması, tazminatın doğru hesabında önemli yer tutar.
    Davacı ..., davaya konu kaza tarihi itibariyle 19 yaşında olup sunulan öğrenci belgesine göre 2013 yılı itibariyle...Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu 1. sınıf öğrencisidir. Kaza tarihi itibariyle geliri olmayan, kazadan 2 yıl sonra yüksek öğrenime başlayan ve eğitim hayatı devam eden davacının uğradığı % 5 oranındaki maluliyeti nedeniyle, günlük hayat aktivitelerini yürütürken fazladan harcayacağı güç nedeniyle zararının oluştuğu, bu zararın "efor kaybı" olduğu ve giderilmesi gerektiği de dikkate alınıp, kaza tarihinden gelir elde etmeye başlayacağı tarihe kadarki süre için asgari ücret üzerinden tazminat hesaplanmasında bir usulsüzlük yoktur.
    Mahkemenin hükme esas aldığı 19.11.2014 tarihli hesap bilirkişi raporunda; davacı tarafça sunulan öğrenci belgesine göre, 2013 yılında yüksek öğrenime başlayan davacının 4 yıllık eğitiminin bitmesi sonrası 2018 yılında öğretmen olarak çalışmaya başlayıp asgari ücretin 2,79 katı gelir elde edeceği kabulü ile aktif devre hesabının yapıldığı görülmektedir. Anılan bu raporda, davacının iş bulup işe başlama süresi ile askerlik süresi dikkate alınmamıştır. Ayrıca, davacının eğitim gördüğü okul yüksekokul olup bu okuldan mezun olduğunda öğretmen olarak çalışıp çalışamayacağı konusunda da herhangi bir araştırma yapılmamış olduğu halde, raporda davacının öğretmen olarak çalışacağı kabulüne dayanan gelirin esas alınması yerinde olmamıştır.
    Diğer yandan; pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan ücretin, bir çalışmanın karşılığı değil, ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığı olduğu, ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı pasif devre zararının hesaplanmasında dikkate alınmaması gerektiği de yerleşik Yargıtay uygulamaları ile kabul edilmiş olmasına rağmen; davacının pasif devreye ilişkin zararının, AGİ bedeli dahil edilmiş asgari ücretten hesaplanması nedeniyle de rapor hatalıdır.
    Bu durumda mahkemece; davacının eğitim gördüğü okula müzekkere yazılarak eğitim süresi ile mezun olacağı tarihin ve mezun olduğunda aldığı eğitime göre öğretmen olarak çalışma hakkı olup olmadığının sorulmasından sonra; öğretmen olarak çalışmasının mümkün olması halinde, mezun olur olmaz hemen bu işe başlayamayacağı da dikkate alınarak işe başlaması için geçecek makul süre ile askerlik süresi için öğretmen gelirini elde edemeyeceği dikkate alınıp bu süreler için asgari ücretten hesap yapılması; PMF Yaşam Tablosu"na göre belirlenen pasif devre zararının hesaplanmasında, AGİ dahil edilmemiş net asgari ücretin esas alınmasıyla tazminatın belirlenmesi hususlarında, rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
    3-Davalı taraf yaptığı tüm savunmalarda, davacının, trafik sigortalı araçta hatır için taşındığını ifade etmiş, mahkeme tarafından bu hususta herhangi bir inceleme ve irdeleme yapılmamıştır.
    2918 sayılı KTK"nun 87/1. maddesinde "Yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa, işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu ve motorlu aracın maliki ile işleteni arasındaki ilişkide araca gelen zararlardan dolayı sorumluluk, genel hükümlere tabidir" düzenlemesine yer verilmiş; aracın hatır için verildiği ya da hatır için taşıma yapılan durumda oluşacak zararlarla ilgili değerlendirmenin genel hükümlere tabi olduğu belirtilmiştir. Anılan kanun hükmünün atıf yaptığı genel hükümler, Türk Borçlar Kanunu"nun sorumluluğa ilişkin hükümleri olup, böylesi durumda 818 sayılı BK"nun 43. maddesi (6098 sayılı TBK md. 51) uygulama alanı bulacaktır.
    Davaya konu trafik kazası sırasında, davacının, dava dışı ..."ın sevk ve idaresindeki sigortalı araçta yolcu olarak bulunduğu görülmektedir. Kazaya ilişkin olarak yürütülen ceza soruşturmasında alınan beyanlarda; gerek davacı gerekse araç sürücüsü ile tanık (araçtaki yolcu Orhan Nergüz), arkadaş olduklarını ve gezmeden eve dönerken kazanın gerçekleştiğini ifade etmişlerdir. Bu durum karşısında, davacı ile araç maliki ve/veya sürücüsü arasındaki ilişkiye, taşımanın amaç ve şekline göre davacının araçta hatır için taşındığı açık olduğundan; 818 sayılı BK"nun 43. maddesi (6098 sayılı TBK md. 51) gereği tazminattan makul oranda, hakkaniyete uygun (Dairemiz uygulamaları ile % 20 oranı kabul edilmektedir) indirim yapılarak tazminatın belirlenmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; 1.630,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 02/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi