Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3919
Karar No: 2018/6571
Karar Tarihi: 02.07.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/3919 Esas 2018/6571 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2017/3919 E.  ,  2018/6571 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili, davalıların maliki ve sürücüsü olduğu araçların karıştığı kazada, davalı sürücü Mustafa"nın idaresindeki araçta yolcu olarak bulunan davacılar murisinin öldüğünü, davacıların ölenin desteğinden yoksun kalıp manevi zarara uğradıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı ... ve ... için 200,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatı ile her bir davacı için 25.000 TL. manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; 16.12.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle, davacı ... için maddi tazminat taleplerini 62.213,34 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı ... vekili, davaya konu kazaya karışan davalı aracının 31.12.2008 tarihinde ... adlı kişiye haricen satıldığını, ayrıca aracın satışı için vekaletname de verildiğini, bu kişinin de aracı 3. kişiye sattığını, araç işleteni sıfatı bulunmayan davalının zarardan sorumlu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ..., kazada kusuru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı ... ve ... aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davasının, kazada kusurları bulunmadığından husumetten reddine; diğer davalılar bakımından davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 62.213,34 TL. destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... ve ..."ten müteselsilen tahsiline; davacı ..."ün maddi tazminat isteminin, desteklik koşulları oluşmadığından reddine; davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile davacı ... için 18.000,00 TL. ve diğer davacılar için 8.000,00"er TL"nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... ve ..."ten müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle, ölenin yakınlarının destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davalı ... vekili, davalının kazaya karışan aracını, kazadan önce 31.12.2008 tarihinde, dava dışı ... adlı galericiye haricen satıp teslim ettiğini ve bu kişinin satış yetkisine sahip olabilmesi için noterden vekaletname verdiğini, galerici tarafından aracın satıldığı kişinin kaza yaptığını, davalının araç işleteni sıfatı bulunmadığını savunmuş; bu hususu ispat bakımından da davalının yakını olan... ile dava dışı ... adlı kişi arasında imzalanan 31.12.2008 tarihli "sözleşme" balıklı belgeyi, davalının bu kişiye aracın satış ve sigorta poliçelerini düzenletme de dahil her türlü işlemlerini yapabilmesi için kazadan önce (03.02.2009) verdiği vekaletnameyi sunmuştur. Mahkeme tarafından, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 20/d maddesi gereği, tescilli aracın noterden resmi şekilde satımının yapılması gerektiği, davalı aracının devrinin resmi şekle uygun olarak yapılmadığı, davalının ... adlı kişiye verdiği vekaletnamenin de kazadan sonra verildiği, kaza tarihi itibariyle kayıt maliki olan davalı ..."nin işleten sıfatının devam ettiği gerekçesiyle, zarardan sorumluluğuna hükmedilmiştir. İşleten tanımı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 3. maddesinde “Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır” şeklinde yapılmıştır. 2918 sayılı KTK"nın 3. maddesinde işleten sıfatının belirlenmesinde şekli ve maddi ölçüt olmak üzere iki ayrı ölçüden yararlanılmıştır.Şekli ölçüye göre trafik sicilinde malik görülen kişi işletendir. Maddi ölçüye göre ise, trafik sicilinde adı geçen kişinin önemi bulunmamakta olup önemli olan araç üzerindeki fiili hakimiyet, araçtan ekonomik yarar sağlama, masraf ve rizikolara katlanma gibi ölçütlerdir. İşletenin belirlenmesinde doktrin ve Yargıtay"ın kabul ettiği görüş maddi ölçüdür.
    Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, bu araçların sahipleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılmasının bir başka kimseye devir edilmesi halinde (çok kısa bir süre olmaması kaydıyla), artık üzerindeki fiili hakimiyetin kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekip, bunun sonucu olarak da araç malikinin sorumlu tutulmaması gerekecektir. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay"ın uygulamalarında, işleten sıfatının belirlenmesinde araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması ve fiili hakimiyetin uzun süreli olması gerekmektedir. Ancak bu konuda getirilecek delillerin üçüncü kişileri bağlayabilecek nitelikte ve güçte olması, özellikle zarara uğrayanların haklarını halele uğratacak bir sonuç yaratmaması şarttır.
    Diğer yandan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 104. maddesi gereğince, motorlu araçlarla ilgili mesleki faaliyette bulunan kişiler, bu tür araçların gözetim, onarım, bakım, alım-satım, araçta değişiklik yapılması amacı ile veya benzeri amaçla kendisine bırakıldığı durumlarda, aracın fiili hakimiyetlerinde bulunduğu zamanda sebep olduğu zararlardan dolayı işleten gibi sorumludur. Bu madde uyarınca galericinin gerçek işleten malik yerine farazi işleten olarak sorumlu tutulabilmesi için, araç üzerindeki eylemsel egemenliğin kesin biçimde bu yere geçtiğinin ortaya konulması gerekmekte olup, Hukuk Genel Kurulu"nun 06.05.2015 tarih, 2013/17-2197 Esas ve 2015/1302 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere, bu eylemsel egemenliğin geçişi de aracın satışı için verilmiş özel vekaletname ve aracın galeriye teslim edildiğine dair yazılı herhangi bir belge ile ispat edilebilecektir.
    Somut olayda; davalı ..."nin yakını olan... ile dava dışı galerici olduğu iddia edilen ... arasında imzalı "sözleşme" başlıklı belgede, davaya konu kazayı yapan aracın, davalı yakını tarafından adı geçen galericiye 31.12.2008 tarihinde satıldığı (teslime ilişkin ibare olmaksızın), aracın sözleşme tarihinden önceki borçlarından satıcının ve sözleşme tarihinden sonraki borçlarından alıcı ..."nın sorumlu olduğunun kararlaştırıldığı; mahkeme tarafından araç satış yetkisini içeren vekaletnamenin kazadan sonra verildiği kabul edilmişse de, davalı tarafından ... adlı kişiye verilen vekaletname tarihinin 03.02.2009 (kazadan önce) olduğu, davalının verdiği bu vekaletnamenin kaza yapan araç için verilmiş özel vekaletname olduğu; kazayı yapan sürücü ..."in ceza soruşturmasındaki ifadesinde, aracın çalıştığı firmaya ait olduğunu beyan ettiği; davalının aracını haricen satıp teslim ettiğini iddia ettiği ... adlı kişinin kazadan 1,5 ay sonra aracı dava dışı ... adlı kişiye noterden sattığı; davacılara ödeme yapan Güvence Hesabı tarafından ... ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/294 Esas sayılı dosyasında açılan rücuen tazminat davasında, davanın ihbar edildiği galerici ... tarafından, aracın 10.02.2009 tarihinde (kazadan önce) dava dışı ... adlı kişiye harici satım sözleşmesi ile satıldığı ve satıcı sıfatıyla ... tarafından alıcıya teslim edildiğinin kabul edildiği görülmektedir. Anılan hususlar birlikte gözetildiğinde; davalı ..."nin işleten sıfatı yönünden mahkemece yapılan değerlendirmeler eksik olmuştur.
    Bu durumda mahkemece; yukarıda bahsi geçen dava dosyası kapsamındaki delil ve belgeler ile dava dışı Güvence Hesabı tarafından açılan, eldeki davanın davalısı ..."nin de davalı olarak yer aldığı, ... ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/294 Esas sayılı rücuen tazminat dosyasında yer alan delil ve belgelerin birlikte değerlendirilmesi; bilhassa, galericilik yapan dava dışı ... adlı kişiye davalı tarafından araç satışı için kazadan önce verilen özel vekaletnamenin tarihi ile bu kişinin aracı kazadan önce ... adlı kişiye haricen sattığına ilişkin sözleşmenin tarihi de dikkate alınmak suretiyle davalının araç işleteni sıfatının bulunduğu zamanda davaya konu kazanın gerçekleşip gerçekleşmediğinin değerlendirilmesi ve oluşacak sonuca göre davalının sorumluluğunun saptanması gerekirken, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."ye geri verilmesine 02/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi