Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3775
Karar No: 2016/2651
Karar Tarihi: 09.03.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/3775 Esas 2016/2651 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/3775 E.  ,  2016/2651 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 14/01/2015 tarih ve 2014/800-2015/34 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 09/02/2016 günü tebligata rağmen gelen olmadığı yoklama ile anlaşıldı, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkillerinden ... dava dışı..."nin % 25 hissesine sahip olduğunu, ancak müvekkilinin davalı ..."a hissesini devir ettiğini, devirden sonra aralarında 14.07.2009 tarihli sözleşme imzalandığını, sözleşmeye göre müvekkili ..."a hisse bedeli olan 80.000 TL"yi banka faizi ile birlikte 1 yıl içerisinde ..."a ya da göstereceği 3. bir kişiye ödeyerek ..."ın adına kayıtlı bulunan hisseyi müvekkili ..."ın göstereceği 3. şahıslara devir edeceğini, ancak müvekkilinin üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmesine rağmen davalı ..."ın yerine getirmediğini, davalı ..."a 90.000 TL"nin bankada olduğu, tebliğden itibaren müracaatı halinde paranın kendisine ödeneceği, sözleşme gereğince ödemeyi yerine getirdiği için payların müvekilleri ..., ..., ..., ..., ..."a 5"er pay olarak devir ve temliki konusunda ihtarname gönderildiğini, ancak davalı ..."ın tebligatı almaya yanaşmadığını, 19.07.2010 tarihli ihtarnamenin 19.07.2010 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak anılan davalının parayı almadığını, bu davalının sözleşmeye aykırı olarak kötüniyetli bir şekilde diğer davalılara devir işlemi yaptığınının öğrenildiğini ileri sürerek, davalı ..."ın muvazaalı olarak davalı ..."ya devredilen 20 pay ve davalı ..."a devredilen 5 payın iptali ile bedeli karşılığında, 5 payın müvekkili ..."a, 5 payının ..."a, 5 payının ..."a, 5 payın ..."a, 5 payın ..."a payların tespiti ile pay defterine tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacılardan ..."ın ..."deki hisselerini (25 hisse) 61.250 TL karşılığında sözleşme ile ..."a devrettiği, yapılan devrin geçerli olduğu, devirden hemen sonra taraflar arasında yapılan 14.07.2009 tarihli geri alım sözleşmesinde, bir yıl içerisinde 80.000 TL"nin ve bankaların ticari kredilere uyguladığı faiz oranına göre yapılacak hesaplama sonucu oluşan toplam bedelin davalı ..."a veya göstereceği kişiye ödenmesi durumunda ise, 25 payın geri ..."a veya göstereceği kişilere devredileceğinin kararlaştırıldığı, ... ile ... arasında yapılan geri devir sözleşmesinin (vefa hakkı veren sözleşme) geçerli olduğu, bu sözleşmeye istinaden payların iadesi gerektiği, yine ... tarafından ... ve ..."ya yapılan devrin de geçerli olduğu, ancak ... tarafından ..."a yapılan devrin, ..."ın vefa hakkı veren sözleşmede tanık olması nedeni ile kötü niyetinden dolayı geçersiz olduğu, ..."nın ise kötü niyetinin ispat edilemediği gerekçeleriyle ... tarafından ..."a devredilen 5 payın, muvazaalı devir nedeniyle iptali ile payların bedeli olan 12.250 TL bedel karşılığında davacılar ..., ..., ..., ... ve ... adlarına eşit şekilde ait olduğunun tespiti ile, şirket pay defterinin tesciline, ... tarafından ..."ya devir edilen 20 pay yönünden ise açılan davanın reddine, davalı ... tarafından geri devir sözleşmesindeki 1 yıllı süre dolmadan payları 3. kişilere devredildiğinden, davanın reddedilen kısmı ve TMK"nın 4. maddesi uyarınca 15.000 TL tazminat bedelinin davalı ..."dan alınarak, davacı ..."a verilmesine karar verilmiştir.
    Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dava, vefa hakkına dayanarak davalılardan ... ve ... adına kayıtlı anonim şirket hisselerinin davacılar adına kayıt ve tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacılar vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 11.3.2014 tarihli ilamı ile gerekçe yetersizliği ve eksik inceleme nedeniyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak temyize konu karar verilmiştir.
    Somut olayda, davacılardan ... ile davalılardan... arasında yapılan sözleşme ile anılan davacı davadışı şirketteki 25 payını 14.7.2009 tarihli sözleşme ile davalı ... ..."a devratmış, aynı gün yapılan bir başka yazılı sözleşme ile de, belli bir değer ve süre kararlaştırılmak suretiyle devralan...."in devraldığı hisseleri davacıya veya onun göstereceği kişilere iade edeceği öngörülmüştür.
    Bu durumda, taraflar arasında düzenlenen işbu sözleşmenin, vefa hakkına ilişkin olduğu kuşkusuzdur. Uyuşmazlık, vefa hakkı süresinde kullanılmakla birlikte, bu hakkın hisseleri vefa süresi içerisinde devralan bir kısım davalıya karşı ileri sürülüp sürülemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Bilindiği üzere, taşınmaz bir malın maliki, temlik ettiği bu malını önceden sözleşme ile belirlenen koşullarla yeniden satın alma hakkını saklı tutmuş ise ortada vefa hakkının varlığından sözedilir. Taşınmazlar bakımından vefa hakkı tapu siciline şerh edilirse ayni hak gücünü kazanır ve hakkın ilişkin bulunduğu süre içerisinde taşınmaz malı iktisap eden herkese karşı ileri sürülebilir. Öte yandan, vefa hakkı, hakkın konusu olan malın yok olması, veya hak sahibinin feragatiyle, münhasıran hak sahibinin şahsı gözönünde tutularak vefa hakkı kurulmuşsa hak sahibinin ölümü sonucu veyahut tapu siciline şerh edilmeme halinde malın üçüncü kişiye satılmasıyla birlikte sona erer. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, vefa (geri alım) hakkı, esas itibariyle taşınmazlar bakımından düzenlenmiştir. Ancak, sözleşme hürriyetinin bir sonucu olarak, taşınmazlar kadar taşınırlar da bu hakkın konusunu oluşturabilirse de, bu ancak, vefa borçlusuna karşı ileri sürülebilir niteliktedir. Gerçekten de, taşınırlar bakımından vefa hakkının üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilmesi, bu hakkın, taşınır
    ile ilgili olarak varsa siciline işlenmiş olmasına bağlıdır. Taşınırlar bakımından genelde bu yönde bir sicil tutulması işlemi söz konusu olmadığından, pratikte bu hakkın üçüncü kişilere karşı dermeyan edilmesi mümkün görülmemektedir. Somut olayda, davacı ... açısından, devrettiği taşınır (menkul) nitelikteki anonim şirket hisseleri bakımından herşeyden önce davadışı anonim şirketin anasözleşmesinde, hisse satışlarında vefa hakkına ilişkin olarak bir düzenlemenin yer aldığı iddia ve ispat edilmiş değildir. Keza keyfiyetin şirketin pay defterine veya devralınan hisse senetlerinin uygun bir yerine işlenmiş olduğu ileri sürülüp kanıtlanmamıştır. Bu durumda, davacı yanın, vefa hakkını, hisseleri devralan kişilere karşı ileri sürme olanağı bulunmamaktadır (bkz. Poroy-Tekinalp-..., Ortaklıklar ve Kooperatif Hukuku, Güncellenmiş 9. Bası, sh. 489-491, p. 857-863). Hal böyle olmakla, hisseleri vefa süresi içerisinde devralanın, vefa hakkına ilişkin sözleşmeden haberdar olması veya bizatihi sözleşmede herhangi bir sıfatla isminin yer alması da sonucu değiştirmeyecektir.
    Açıklanan nedenlerle, davanın, davalılardan ... bakımından da reddi gerekirken kabulü yerinde olmadığı gibi, davacının vefa hakkını ileri sürebileceği diğer davalı ..."a usulünce yöneltilmiş bir tazminat isteminde bulunmadığı da gözetilerek, bu davada uygulama yeri bulunmayan TMK"nın 4. maddesi hükmü nazara alınmak suretiyle, hakkındaki dava reddedilen ... uhdesine geçmiş olan hisseler bakımından, ... hakkında tazminat hükmü kurulması da yerinde olmamış, mümeyyiz davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme kararının davalılar ... ve ... yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle mümeyyiz davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme kararının anılan davalılar yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalılar ... ve ..."a iadesine, 09/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi