
Esas No: 2015/15891
Karar No: 2017/5894
Karar Tarihi: 28.09.2017
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/15891 Esas 2017/5894 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Örencik Köyü çalışma alanında ve davalı ... adına tapuda kayıtlı bulunan 15 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak kadastro tespiti sırasında hesaplama hatası yapıldığı gerekçesiyle komisyon tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 41. maddesi gereğince 5400 metrekare olan yüzölçümü 8.959,32 metrekare olarak düzeltilmiştir. Davacı ... temsilcisi yapılan düzeltme işleminin hatalı olduğu iddiası ile dava açmış, davanın reddine dair verilen karar, Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’nin 22.11.2013 tarihli onama kararı üzerine kesinleşmiştir. Davacı ..., 21.02.2014 tarihinde miktar fazlası kısmın tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle yeniden eldeki davayı açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ..., çekişmeli taşınmazda 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işlemi ile taşınmazın yüzölçümünün 5.400,00 metrekareden 8.959,32 metrekareye yükseldiğini ve düzeltme ile oluşan fazlalığın ... adına tescil edilmesi gerektiğini açıklayarak dava açmıştır. Mahkemece, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 22.11.2013 tarihinde kesinleşen 2011/954 Esas, 2012/380 Karar sayılı ilamının taraflar arasında kesin hüküm teşkil ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kesin hükmün varlığından söz edilebilmesi için; daha önce kesinleşen dava ile derdest olan davanın taraflarının, dava konusunun ve sebebinin aynı olması gerekir. Somut olayda, mahkemece kesin hüküm kabul edilen dava dosyasında Hazinenin çekişmeli taşınmazda 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali için açmış olduğu davada, bu madde kapsamında düzeltilebilecek teknik nitelikte sınırlandırma, miktar ve tersimat hatası bulunmadığı geerkçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Eldeki davada ise davacı ..., çekişmeli 15 parsel sayılı taşınmazın 5.400,00 metrekarelik bölümünün miktar fazlasının tapu kaydının iptali ve ... adına tescili isteminde bulunmuştur. Bu durumda her iki davanın sebebinin aynı olduğundan söz edilemez. Hal böyle olunca, Mahkemece yapılan keşifte, çekişmeli taşınmazın sınırlarının değişmediği, 1971 yılında kesinleşen tesis kadastrosu sırasında taşınmazın yüzölçümünün hatalı tespit edildiği belirlenmiştir. Hazinenin davası kadastrodan sonraki nedene dayalı olup, taşınmazın yüzölçümündeki farklılığın hesap hatasından kaynaklandığının ve yeni bir taşınmaz oluşumunun söz konusu olmadığının anlaşılmış olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken dosya kapsamına uygun olmayan yazılı gerekçeyle ret kararı verilmiş olması isabetsiz ise de; ret kararı sonucu itibariyle yerinde olduğundan hükmün gerekçesi DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.