16. Ceza Dairesi 2017/3783 E. , 2018/3496 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62/1, 53, 58, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-) Dosya içerisine gelen Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu"nun 22.02.2018 tarihli yazısından, sanık hakkında Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/13409 soruşturma sayılı dosyası kapsamında suç tarihi 15.02.2018 ve öncesi olan silahlı terör örgütü kurma ve yönetme suçundan Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesinde 2018/228 esas numarası ile dava açıldığının anlaşılması karşısında; mükerrer yargılamanın ve cezalandırmanın önlenilmesi bakımından sanık hakkında açılan dava dosyasının aslı veya onaylı örneklerinin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde getirtilip incelenmesi, anılan dava dosyası kapsamında birleştirme hususunun değerlendirilmesi ve sonucuna göre tüm delillerin bir bütün halinde değerlendirilerek hukuki durumunun buna göre takdir veya tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16.MD-956 E. 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas 2017/3 sayılı
kararında; “Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil” olacağının kabul edildiği gözetilerek;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bu delilin atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olacağından, ilgili birimlerden ayrıntılı Bylock Tespit ve Değerlendirme tutanağı getirtilip duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 18.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.