17. Hukuk Dairesi 2016/2600 E. , 2018/6944 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalılardan ..."un dava dışı ..."nin yine dava dışı T.İŞ Bankası AŞ ile akdetmiş olduğu genel kredi sözleşmesini müşterek ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, kredinin zamanında ödenmemesi ve kredi ilişkisinin kesilmesi akabinde T.İŞ Bankası A.Ş. alacağının tahsili amacı ile ... 3. ... Müdürlüğü"nün 2009/3895 sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçtiğini, takibin tarafların itirazı olmaması sebebi ile kesinleştiğini, akabinde davacı şirket ile dava dışı söz konusu takibin alacaklısı T.İŞ Bankası A.Ş. arasında akdedilen Beyoğlu 31. Noterliği"nin 51707 yevmiye nolu temlik sözleşmesi ile ... 3.... Müdürlüğü"nün 2009/3895 dosyasındaki tüm alacak ve haklar müvekkili şirkete devrolunduğunu, söz konusu takipte davalılardan ..."un dava dışı ..."ye Ticari Kredili mevduat, gayri nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmelerine kefaleti olması sebebi ile borçlu olup, takibin kesinleşmesi neticesinde yapılan araştırmalarda işbu davaya konu ... ili ... ilçesi ... köyü ada no ..., parsel no ..."de kayıtlı bulunan taşınmazını 01.04.2010 tarihinde 30.000,00 TL bedelle ..."ya devrettiğinin öğrenildiğini, davalı borçlunun ... takibi devam ederken taşınmazını devretmesinin borçlunun mal kaçırma kastı ile hareket ettiğini ve
alacaklının alacağına ulaşmasına engellediğini ortaya koyduğunu, tapu kayıtlarının incelenmesinde davalılardan ..."nun 30.000,00 TL bedelle taşınmazı satın aldığını, bu bedelin sembolik olduğunu, taşınmazın değerinin 80.000,00 TL olduğunu,bu nedenlerle davanın kabulü ile bu taşınmaz üzerindeki tasarrufun iptaline, ... ili Merkez ... ilçesi ... köyü ... ada ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde alacaklı oldukları ... 3. ... Müdürlüğü"nün 2009/3895 sayılı dosyasının tahsil olmasına yeter miktar için kendilerine haciz ve satış yetkisi verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; öncelikle zamanaşımı itirazında bulunmuş, açılan davada tasarrufun iptali için İİK"nun 277. ve 278. maddelerinde belirtildiği üzere açıkça borçlu hakkında aciz belgesi olması gerektiğini, dava dosyasında usulüne uygun düzenlenmiş bir aciz belgesi bulunmadığını, yine iptale konu edilen tasarruf olan taşınmaz satışının davalılar arasındaki borç ilişkisi nedeni ile satıldığını, davacının haksız ve hukuka aykırı olan ve aynı zamanda süresinde olmayan davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; borçlunun malvarlığını kaçırdığına ilişkin bu davayı açabilmesi için kesin veya geçici aciz belgesi olması gerektiğinden ve ... dosyasında alacağın tahsil edilemeyebileceğine ilişkin herhangi bir belge olmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, İİK"nun 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
İİK"nun 277. ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri ... yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1). Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nispi nitelikte, yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki ... takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
Mahkeme gerekçesinde; davacının bu davayı açabilmesi için kesin veya geçici aciz belgesi olması gerektiğinden ve ... dosyasında alacağın tahsil edilemeyeceğine ilişkin herhangi bir belge olmadığından, ayrıca ... dosyası kapsamından borçlunun üzerine kayıtlı taşınmazları mevcut olduğundan davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir.
Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına ve Yargıtay ..."nun 02.03.2005 gün, 2005/15-100-119 sayılı kararına göre, borçlu hakkında aciz vesikası alınmamakla birlikte, borçlu kayıp ve adresi saptanamıyorsa, saptanan ve bilinen adreslerinde de icraca, borçlunun haczi kabil malının bulunmadığı tespit edilmiş ise, bu durumu tespit eden haciz tutanağı geçici aciz vesikası niteliğindedir.
Somut olayda,davacı alacaklı tarafından yapılan ... takip dosyalarında davalı borçlu ... aleyhine ... takibine girişildiği, 18/10/2011 tarihinde davalı borçlunun adresinde yapılan talimat haczinde;komşuların beyanına göre borçlunun adreste olmadığının anlaşıldığı, adreste borçluya ve haczi kabil malına rastlanılmadığı ve borçlunun kaçak olduğunun öğrenildiği belirtilmiş, 11/05/2009 tarihinde yapılan talimat haczinde ise; Adresin boşaltılmış, faaliyet göstermeyen bir işyeri olduğu, Kapısı ve kepenkleri kapalı, Işıklı tabelarının sökülmüş olduğu bu nedenle işlem yapılamadığı belirtilmiş olduğu, anlaşılmaktadır. Ayrıca; hakkında ... takibi kesinleşen borçlu ... adına kayıtlı ve üzerine haciz konulan taşınmazlarının ... takdiri yapılmış ve takip konusu alacağı karşılamadığı tespit edilmiştir. Aciz belgesinin dava açılmadan, dava açıldıktan sonra veya temyiz aşamasından ve hatta hükmün Yargıtay"ca onanmasından veya bozulmasından sonra bile sunulma olanağı vardır. Somut olayda davanın dayanağını teşkil eden ... takip dosyasında yapılan 18/10/2011 tarihli haciz sırasında tutulan tutanağın İİK.nın 105. maddesi uyarınca geçici aciz vesikası niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda dava şartının gerçekleştiği kabul edilerek davanın esasına
girilmesi, tarafların delillerinin toplanması, davalılar arasındaki tasarrufların İİK"nun 277, 278, 279 ve 280. maddeleri gereğince iptale tabi olup olmadığının değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
2-Kabule göre de, dosyada dava şartı olan geçerli bir aciz vesikasının bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi sebebi ile davalı lehine sonucu itibari ile de maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.