
Esas No: 2020/24660
Karar No: 2021/130
Karar Tarihi: 04.01.2021
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2020/24660 Esas 2021/130 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Kasten basit yaralama suçundan sanık ..."nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2, 86/3-e, 29, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 2.240,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul Anadolu 40. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.02.2020 tarihli ve 2019/750 Esas, 2020/94 Karar sayılı kararına karşı katılan sanık Ahmet Demir ve Cumhuriyet savcısı tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 14.07.2020 tarihli ve 2020/1000 değişik iş sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 13.11.2020 tarihli ve 2020/14855 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.12.2020 tarihli ve 2020/103892 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, mercii İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesince yalnızca şekil şartları yönünden yapılan inceleme sonucunda itirazın reddine karar verilmiş ise de;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.01.2013 tarihli ve 2012/10-534 Esas, 2013/15 Karar sayılı ilamıyla itiraz merciinin sadece şeklî olarak değil, hem maddî olay, hem de hukukî yönden inceleme yapabileceği yönündeki kararı nazara alındığında, itiraz mercii tarafından katılan sanık Ahmet Demir ve Cumhuriyet savcısının esasa yönelik itirazları konusunda inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin koşulların var olup olmadığı yönünden değerlendirme yapılarak itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.01.2013 gün ve 2012/534 Esas, 2013/15 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara karşı yapılan itiraz üzerine, merciin incelemesini sadece şekli olarak değil, 5271 sayılı Kanun"un 267-271. maddeleri uyarınca hem maddî olay hem de hukukî yönden incelenmesi gerektiğinden, itiraz mercii tarafından sanıkların esasa yönelik itirazları konusunda inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin koşulların var olup olmadığı yönünden değerlendirme yapılarak itirazın reddine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır.
Bu nedenle, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 14.07.2020 tarihli ve 2020/1000 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.01.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.