14. Hukuk Dairesi 2020/3173 E. , 2021/577 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki geri alım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil, ıslah ile ipoteğin ve haczin fekki davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 08/01/2020 gün ve 2019/4732 Esas, 2020/212 Karar sayılı ilamı ile onanmasına ve temyiz dilekçesinin reddine karar verilmişti. Süresi içinde davalılar SGK ve Vergi Dairesi Başkanlığı vekilleri tarafından ayrı ayrı kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, geri alım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davacı ile davalı arasında akdedilen 20.03.2008 tarihli ve 04.04.2008 tarihli "Arsa Tahsis Protokolü ve Ödeme Planı" uyarınca 937 ada 12 ve 937 ada 13 parsel sayılı taşınmazların davalıya tahsis edildiğini, davalının tahsis tarihinden itibaren bir yıl içinde inşaat ruhsatı alarak tesis inşaatına başlaması ve inşaat ruhsat tarihinden itibaren iki yıl içinde de inşaatı tamamlayıp üretime geçmesi gerektiğini, davalının adına tahsis edilen 937 ada 13 No"lu parselle ilgili yasal yükümlülüklerini yerine getirerek üretime geçtiğini ancak 937 ada 12 No"lu parsel için inşaat ruhsatı almakla birlikte süresi içinde inşaata başlayıp tamamlayamadığını, inşaat ruhsat sürelerinin uzatılmasını talep ettiğini, talebin kabul edildiğini ve ruhsatlarının iki yıl süre ile uzatıldığını, davalının talebi üzerine 3.026.610,68TL üzerinden vefa hakkı şerhi konularak dava konusu parselin tapusunun davalıya devrine karar verildiği, 20.07.2010 tarihinde 937 ada 12 parsel sayılı taşınmazın davalı adına tescil edildiğini ancak davalının 2 yıllık ruhsat uzatma süresi içinde inşaata başlayıp bitirmeyerek kanun, uygulama yönetmeliği, tahsis sözleşmesi, taahhütname ve yönetim kurulu kararlarına aykırı davrandığını, bu nedenle davalı adına tahsis edilen ve vefa hakkı şerhi ile tapuya tescil edilen 937 ada 12 nolu parselin tahsis ve tescilinin iptali ile tapuda yazılı vefa hakkı bedeli olan 3.026.610,68TL karşılığı davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 07.11.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile de; tapunun davalı adına tescilinden sonra davalının taşınmaza icrai haciz ve ipotek şerhi işlettiğini, bu nedenle haciz ve ipotek lehtarları olan ... Bank, Girişim Faktoring A.Ş., ... A.Ş., ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü, Prekons İnşaat ve Sanayi A.Ş., ... ve ... Varlık Yönetim A.Ş."yi davaya dahil ederek dava konusu 937 ada 12 No"lu parselin tapu kaydında bulunan ipotek ve tüm takyidatların fekki ile hacizlerden arındırılmış şekilde davacı adına tescilini, tapu kaydında mevcut olan ipotek ve haciz şerhlerinin tespit edilen vefa hakkı bedeline yansıtılmasını ve ayni haklarının güvence altına alınması için 937 ada 12 No"lu parselin tapu kaydına davacı adına geçici tescil şerhi verilmesini istemiştir.
Dahili davalı ... Varlık Yönetim A.Ş vekili; dahili davalı sıfatıyla davaya dahil edilmesinin ve ıslah yoluyla ipoteğin fekkinin talep edilmesinin mümkün olmadığını, ipotek şerhi tapuya işlendiği tarihte davalının her türlü tasarruf yetkisine haiz olduğunu, ipoteğin fekkine karar verilse dahi rüçhanlı alacaklı sıfatıyla dahili davalının hak sahibi olduğunu, depo kararına esas olacak tutarın tapuda kayıtlı geri alım bedeli olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Dahili davalılar ... vekili, ... A.Ş. vekili, davalı ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü vekili, Prekons İnşaat ve Sanayi A.Ş. vekili, Girişim Varlık Yönetim A.Ş. vekili; davalıların alacağının tapuda kayıtlı geri alım miktarından daha fazla olduğunu, bu nedenle davanın ve geçici tescil talebinin ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerektiğini dile getirmişlerdir.
Mahkemece, "davanın kabulü ile ... ili,... Mahallesi 937 ada 12 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile ipoteklerden arındırılmış bir şekilde davacı adına tapuya tesciline, davacı tarafından depo edilen 3.630.749,44 TL vefa bedeli üzerine ipoteklerin kaydırılmasına, ipoteklerden artacak bakiye bedel olması halinde davalıya ödenmesine" karar verilmiştir.
Hükmü, dahili davalılar ... vekili, ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü vekili, ... Varlık Yönetim A.Ş. vekili ve ... Varlık Yönetim A.Ş. vekili ayrı ayrı temyiz etmişlerdir. Dairemizin 08.01.2020 tarihli 2019/4732 Esas- 2020/212 Karar sayılı ilamı ile;
""1)Dahili davalı ... Varlık Yönetim A.Ş. vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve kanuna uygun bulunduğundan dahili davalı ... Varlık Yönetim A.Ş. vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanmasına karar verilmiştir.
2)Dahili davalılar ... vekili, ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü vekili ve ... Varlık Yönetim A.Ş. vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
Mahkemece verilen hükmün 1.maddesinde taşınmazın "İpoteklerden arındırılmış" şekilde tesciline dair hüküm kurulduğundan haciz lehtarları olup temyiz eden dahili davalılar ..., ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü ve ... Varlık Yönetim A.Ş."nin hukuki yararı olmadığından temyiz taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.""
Dairemiz ilamına karşı davalı ... vekili ve davalı ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve Dairemizce de benimsenen mahkeme kararının gerekçesine göre hüküm usul ve yasaya uygun bulunmuş, temyiz istemi bu gerekçelerle karşılanarak onanmış ve temyizde hukuki yararları bulunmayan davalılar yönünden de temyiz dilekçelerinin reddine karar verilmiştir.
Dairemizin onama ve temyiz dilekçesinin reddine dair ilamında düzeltilmesi gereken bir yön bulunmadığından, HUMK’nun 440.maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçelerle, HUMK’nun 440. maddesinde öngörülen hususlardan hiçbirisine uymayan karar düzeltme istemlerinin REDDİNE, aynı yasanın 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren, 490,00TL para cezasının düzeltme isteyenlerden ayrı ayrı tahsiline, Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalı SGK harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 03.02.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.Başkan