10. Hukuk Dairesi 2016/6711 E. , 2018/5371 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, fiili çalışmaya dayalı olmadığı gerekçesi ile bir kısım sigortalılığının geçersizliği nedeniyle Kurum tarafından yaşlılık aylığının iptal edilmesi üzerine davacı (karşı davalı) tarafından açılan kurum işleminin iptali ile yeniden aylık bağlanması ve birleşen Kurum (karşı davacı) tarafından yersiz aylıkların ve sağlık yardımının tahsili için açılan alacak istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kurumun açmış olduğu alacak davasının reddine, davacının açmış olduğu kurum işleminin iptali ve yeniden aylık bağlanmasına ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum (karşı davacı) avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Eldeki davada, davacıya 01.06.2009 tarihi itibariyle 5510 sayılı kanunun 4-a kapsamında yaşlılık aylığı bağlandığı, 21.04.2013 tarihli kurum raporuna istinaden davacının 2008/4 ila 10. ay ve 2009/2 ila 5. ay"a ilişkin Asım Az"a ait inşaat işyerinden yapılan bildirimlerin iptali ile yaşlılık aylığının 20.08.2013 tarihi itibariyle kesildiği, davacının 01.11.2005- 04.05.2009 taraihleri arasında 1744 gün 4-a lı bildiriminin olduğu ve 304 gün bildriminin iptal ediliği, davacının 4-a lı çalışmları iptal edilen inşaat işyerinden 01.10.2007-31.10.2008 ve 01.02.2009-04.05.2009 tarihleri arasında bildirimlerinin olduğu bu bildirimlerden 2008/4. aydan itibaren yapılanların iptal edildiği dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler ile belirgindir. Davaya konu uyuşmazlığın anılan dönemlerde davacı adına yapılan sigortalı bildirimlerinin fiili çalışmaya dayalı olup olmadığı hususunda toplandığı, öncelikli olarak bu uyuşmazlık çözümlendikten sonra kurum tarfından açılan alacak davalarının irdelenebileceği ve buna göre davanın yasal dayanağının 5510 sayılı ... ve ... Sigortası Kanununun 86. maddesi olduğu anlaşılmaktadır.
Anayasal haklar arasında yer alan ... güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, eldeki gibi sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan ... güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Eldeki davada ise, Mahkemece, verilen kararın eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı olduğu anlaşılmaktadır.
O halde, Mahkemece, davacının (karşı davalının) çalışmasının gerçekliği, işin ve işyerinin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla; çalışmaları ile ilgili tüm belgeler davalı kurumdan; puantaj kayıtları ve ücret tediye bordrolarının asılları işverenden ve dava konusu dönem içerisinde davacı çalışmalarını Kuruma bildiren işverenden getirtilmeli, iş bu belgelerden sigortalının imzasını içerenler yönünden imzanın aidiyeti davacı tarafından kabul edilenler ile inkar edilip de aidiyeti ehil bilirkişi incelemesiyle saptananlardan yine davacı tarafından hata-hile-ikrah durumu iddia ve ispat edilemeyenler bakımından, işbu yazılı belgelerin aksi eşdeğerde delillerle kanıtlanması için davacıya delilleri sorulmalı; davacı ile birlikte çalışan ve işverenlerin bordrolarında kayıtlı kişiler ile, aynı yörede komşu veya benzeri işleri yapan başka işverenler ve bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişiler saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı,davacının 2007 yılında da çalışmları olduğundan ve bu süreler iptal edilmediğinden 2007 yılında çalışmaya başlayan bordo tanıkları resen tespit edilerek bu tanıkların davacının ne kadar süre çalıştığına ilişkin bilgilerine başvurulmalı, özellikle Kurum müfettişlerince yapılan incelemede işveren hakkında belirlenen hususlar ve aksinin ispatı bakımından yoklama tutanakları gibi belgelerin varlığı araştırılmalı, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, işyeri dosyaları getirtilmeli ve Kanun kapsamına alınış ve kapsamdan çıkartılış nedenleri ve tarihleri irdelenmeli, Kurum müfettiş raporu içeriğindeki iddialar irdelenmeli ve çalışmayı tespit edebilecek nitelikte davacı lehine yazılı belgelerinin bulunup bulunmadığı hususu da ayrıntılı irdeleme sonucunda ve çalışmanın fiili olup olmadığı hususunda tüm deliller toplandıktan sonra bir karar verilmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı (karşı davacı) Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 31.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.