11. Ceza Dairesi 2017/5866 E. , 2017/8197 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanığın ortağı ve yönetim kurulu başkanı olduğu şirkette bulunan, şirket ortağı ve kardeşi ...‘ya ait hisselerin annesi olan ...‘a devrine ilişkin kararda, şirket karar defterine şirketin diğer ortaklarından olan yönetim kurulu üyesi katılanın yerine sahte imza atarak özel belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanığın savunmasında, kardeşinin devlet memuru olması nedeniyle şirketteki hisselerini annelerine devrettiğini, karar defterini imzalaması için bir şirket çalışanı ile katılana gönderdiklerini, imzalı şekilde geri geldiğini, katılanın yerine imza atmadığını, çünkü yönetim kurulu üyelerinden biri ile birlikte katılan olmaksızın dahi bu şekilde karar alma hak ve yetkisine sahip olduğunu beyan ettiği, suça konu kararda hisse devri yapan ...‘nın mahkemece dinlenilmediği ve katılanın yerine sahte imza atılarak alınan kararın ne suretle kullanıldığına dair dosyada herhangi bir belirleme bulunmadığının anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, ...‘nın usulüne uygun olarak mahkemeye celbi ile söz konusu pay devrinin rızasıyla gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda tanık olarak beyanına başvurulması, mümkün olması halinde devre ilişkin belgeleri mahkemeye sunmasının istenilmesi, suça konu şirket karar defteri özel belge niteliğinde olup, noter tarafından sonradan onaylanmasının resmi belge vasfı kazandırmayacağı ve özel belgede sahtecilik suçunun belgenin kullanılması ile oluşacağı cihetle; 19.07.2011 tarihli hisse devrine ilişkin kararın Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edilmek üzere Ticaret Sicil Memurluğu’na ibraz edilip edilmediği ya da sair suretle kullanılıp kullanılmadığının araştırılması, şirket ana sözleşmesi getirtilerek yönetim kurulu başkanı olan sanığın temsil yetkisinin kapsamı ve hisse devrine ilişkin esaslar tespit edilerek, sanığın savunmasında belirttiği şekilde katılanın iştiraki olmaksızın dahi söz konusu pay devrine ilişkin kararın alınmasının mümkün olup olmadığı araştırılarak, sonucuna göre eylemin, "faydasız sahtecilik" veya TCK.nın 211. maddesinde öngörülen ve cezada indirimi gerektiren gerçekbir durumu belgelendirmek amacıyla sahtecilik kapsamında kalıp kalmadığı da kararda açıklanıp tartışılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
2-Kabule göre de; Adli Emanetin 2012/2326 sırasında kayıtlı şirket karar defterinin suça konu bölümünün dosyada delil olarak saklanması yerine, sanığa iadesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektimiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK‘nın 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 27.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.