10. Hukuk Dairesi 2016/7332 E. , 2018/5417 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, Kurum tarafından tahsil edilen aylıkların ve primlerin istirdatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi
Davanın yasal dayanağını oluşturan, uyuşmazlık döneminde yürürlükte bulunan, 3201 sayılı Yasa"nın 5754 sayılı Yasa"nın 79. maddesi ile değişik 6/B maddesine göre; "" bu Yasa hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlardan tekrar yurt dışında yabancı ülke mevzuatına tabi çalışanlar, ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği alanlar ile Türkiye"de sigortalı çalışmaya başlayanların aylıkları, tekrar çalışmaya başladıkları veya ikamete dayalı bir ödenek almaya başladıkları tarihten itibaren kesilir.""
5997 sayılı Yasa"nın 15. maddesi ile 3201 sayılı Yasa"nın 6/B maddesi değiştirilerek ""Türkiye"de sigortalı olarak çalışmaya başlayanlar hakkında 31/05/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun sosyal güvenlik destek primine tabi olarak çalışılmasına ilişkin hükümleri uygulanır."" hükmü getirilmiştir.
İnceleme konusu davada; davacı 25 yıl Bağ-Kur sigortalısı olarak çalıştığını ve 30 gün de 3201 sayılı Yasa kapsamında hizmet borçlanması yaparak Mayıs 2009 tarihinde tahsis talebinde bulunduğunu, Kurum tarafından kendisine 01.06.2009 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığını, çalışmaya devam ettiğinden dolayı yaşlılık aylıklarından SGDP kesildiğini, bir yıl yaşlılık aylığı aldıktan sonra aylığının kesildiğini ve yersiz ödeme olarak geri istendiğini, aktif sigortalı sayıldığından aylık aldığı döneme ait primlerin de cezalarıyla birlikte tahakkuk ettirildiği, çalışmaya son verdikten sonra borçların ödenmesi şartıyla yeniden yaşlılık aylığının bağlanacağının kurum tarafından bildirilmesi üzerine yersiz aldığı belirtilen 5.832,00 TL aylık ve 4.640,00 TL prim ve cezasını ödeyerek Ağustos 2010 tarihinde yeniden tahsis talebinde bulunduğunu ve 01.09.2010 tarihinde yeniden kendisine aylık bağlandığını belirterek Kurum tarafından haksız olarak kendisinden alınan aylıkların ve primlerin tahsilini talep ettiği, mahkemece davanın talep gibi kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgelerden; Kurum tarafından davacının emekliliğe esas teşkil eden hizmet süreleri içinde 731 gün 3201 sayılı Yasaya göre yapılan yurtdışı hizmet borçlanma süresinin de bulunduğu, 5510 sayılı Yasa gereği 3201 sayılı Yasaya isttinaden yapılan borçlanmaya göre aylık bağlananların SGDP tabi çalışmalarının mümkün olmadığı, bu nedenle de yaşlılık aylığının iptal edildiğinin bildirildiği, yaşlılık aylığı iptal edildiğinden davacının 28.07.2010 tarihli talebi ile 731 gün yurtdışı borçlanma bedelini geri aldığı, 18.08.2010 tarihinde 3201 sayılı Yasaya göre 28.01.1983 - 27.02.1983 tarihleri arasında 30 gün borçlanma talebinde bulunduğu ve borçlanma bedelini 20.08.2010 tarihinde ödeyerek 25.08.2010 tarihinde tekrar tahsis talebinde bulunduğu, 01.09.2010 tarihi itibariyle aylığının yeniden bağlandığı görülmektedir.
Somut dosyada öncelikle davacının talepleri tek tek açıklattırılmalı ve şahsi sicil dosyası dosya arasına celp edilmelidir. Ayrıca konu ile ilgili bütün bilgi ve belgeler de Kurumdan istenilerek 01.06.2009 tarihli tahsise ilişkin birleştirilen hizmetlerin ne kadar olduğu, aylığın hangi tarihte kesilip, hangi sürenin borçlandırıldığı hususları belirlenmeli, davacı tarafından borçlanma bedeli iade alınmış ise geriye kalan sürenin 01.06.2009 tarih itibariyle aylık bağlanma şartlarına göre yeterli olup olmadığı araştırılmalı, aylık bağlanma şartları oluşmuyorsa kurum işleminin yerinde olduğu gözetilmeli, geriye kalan sürelerle aylık bağlanma şartları oluşuyorsa veya iade alınmamışsa SGDP ile çalışılan süre MK 2. madde kapsamında değerlendirilerek davacının aylığı kesilmeden çalışabileceği ve SGDP"nin iade edilemeyeceği bilinmelidir.
Yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olguular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.