MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, 6136 sayılı kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Belgede sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu sahte plakalar getirtilip incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatıcı nitelikte olup olmadığının kararda tartışılması, denetime olanak verecek şekilde dosya içine konulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Suçun sübutu halinde;
a-Sanık hakkında cezai ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin soruşturma aşamasında.... Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’nden alınan 10.08.2011 tarihli rapor ile bir başka suç dolayısıyla yapılan yargılama kapsamında .... Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü .... Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan alınan 07.05.2007 tarihli rapor arasında çelişkinin bulunması, Gemlik Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 25.07.2011 tarih ve 2010/714 E., 2011/1040 K. sayılı kararı ile sanığın akıl hastalığı sebebiyle kısıtlanmasına karar verildiğinin anlaşılması, sanığın babası olan vasinin temyiz dilekçesinde aile fertlerinde genetik olarak akıl hastalığının bulunduğunu belirtmesi karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 32. maddesi gereğince sanığın suç tarihi itibariyle akıl hastası olup olmadığının belirlenmesi bakımından, cezai ehliyetine ilişkin raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi ile işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu"ndan rapor alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayinin gerektiği gözetilmeden eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
b-Dosya kapsamına ve UYAP ortamından yapılan incelemeye göre, sanık hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan, bu dava dışında Gemlik 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011/51 esas ve 2014/212 karar sayılı dava dosyasının bulunduğunun anlaşılması, ....Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nün 29.12.2010 tarihli ekspertiz raporunda, “silahı tespit edilemeyen olaylar arşivinin Kod No: 1517 (1517/2) sırasında kayıt altına alınan ve başka olayda ele geçen 1 adet kovanın suça konu aynı silahtan atıldığının” belirtilmesi karşısında; 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçunun mütemadi suçlardan olduğu ve hukuki kesintiyi oluşturan iddianamenin düzenlendiği tarihe kadar gerçekleştirilen eylemlerin tek suç, bu tarihten sonra gerçekleştirilen eylemlerin ise ayrı suç oluşturacağı gözetilerek, mükerrer cezalandırılmanın önlenmesi açısından sanık hakkında Gemlik 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2011/51 esas sayılı dava dosyasının getirtilip incelenerek özetinin duruşma tutanağına geçirilmesi, mümkünse dosyaların birleştirilmesi, mümkün olmadığı takdirde, bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosyaya konulmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi,
c-Dosya kapsamına göre sanığın ceza ehliyeti konusunda oluşan tereddütün giderilememiş olması karşısında 5271 sayılı CMK"nın 150/2. maddesi uyarınca kendisine müdafii atanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3)Adli emanette kayıtlı suça konu plakaların akıbeti hakkında karar verilmemesi,
4) Kabule göre;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık vasisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.