17. Hukuk Dairesi 2015/13798 E. , 2018/7250 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı ...Ş.(Yeni unvanı: ... Sigorta A.Ş.) vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, davalıların sürücüsü, maliki ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu öğrenci servis aracında yolcu olan küçük muris araçtan inerken davalı sürücünün kapıların kapanmasını beklemeden hareket etmesi nedeniyle murisin vefat ettiğini, müvekkillerinin murisin anne, baba ve kardeşleri olup destekten yoksun kaldığını beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davacı baba Mehmet için 50.000,00 TL manevi, 1.000,00 TL maddi, davacı anne ... için 50.000,00 TL manevi, 1.000,00 TL maddi, diğer davacı kardeşlerin her biri için ayrı ayrı 40.000,00’er TL manevi, 1.000,00’er TL maddi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan (davalı ... şirketi sadece maddi tazminattan ve poliçe limitiyle sınırlı sorumlu) müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle talebini davacı baba ... için 8.640,91 TL, anne ... için 21.295,80 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 1-)davacıların davasının kısmen kabulüne, davacı ... için 8.640,91 TL, ... için 21.295,80 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen kaza tarihi olan 02/04/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, diğer davacıların 4.000,00 TL lik destekten yoksun kalma tazminat taleplerinin reddine, 2-) davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile; baba ... için 5.000,00 TL, anne ... için 10.000,00 TL, kardeşler ..., ..., ... ve ..."nın 3.000,00 er TL lik manevi tazminat taleplerinin kabulü ile, davalı ... ve ... Taşımacılık Ltd. Şti"den kaza tarihi olan 02/04/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak, davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili ve davalı ...Ş.(Yeni unvanı:... Sigorta A.Ş.) vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Dava dilekçesinde fazlaya dair haklar saklı tutularak davacı kardeşler ..., ..., ... ve ... için ayrı ayrı 1.000,00’er TL maddi tazminat talep edilmiş, mahkemece adı geçen davacılar yönünden maddi tazminat talebi reddedilmiştir.
Temyize konu maddi tazminata ilişkin kararlar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden, davalı ...Ş.(Yeni unvanı:... Sigorta A.Ş.) bakımından kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi (TBK md 56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi tazminat adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarının adalete uygun olması gerekir. Tazminatın amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktır.
Somut olayda davacılar murisin anne, baba ve kardeşleridir. Davacı anne ve baba için ayrı ayrı 50.000,00’er TL, davacı kardeşler için ayrı ayrı 40.000,00’er TL’den toplam 260.000,00 TL manevi tazminat talep edilmiş, mahkemece anne ... için 10.000,00 TL, davacı baba ... için 5.000,00 TL, kardeşler ..., ..., ... ve ... için ayrı ayrı 3.000,00’er TL’den toplam 27.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Mahkemece manevi tazminat miktarı bakımından davacı anne ve baba arasında ayrım yapılması doğru olmadığı gibi, desteğin ölümü yanında, desteğin %25 oranında, davalı tarafın %75 oranında kusurlu oluşu, kaza (ölüm) tarihi (2.4.2014), tarafların sosyal ekonomik durumu, duyulan acı gibi nedenler dikkate alındığında, davacılar için hükmedilen manevi tazminat miktarı, duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı hafifletebilecek düzeyde değildir. Hükmedilen manevi tazminat miktarı tüm davacılar için çok az olup, daha üst düzeyde manevi tazminat takdiri için hükmün bozulması gerekmiştir.
4-Davalı ...Ş.(Yeni unvanı: ... Sigorta A.Ş.) vekili temyiz dilekçesinde, yargılama devam ederken 29.1.2015 tarihinde davacı anne ... için 15.943,00 TL ve davacı baba ... için 8.741,00 TL ödeme yaptıklarını savunmuş ve dilekçesine makbuz ve ibraname eklemiştir. Ödeme borcu sona erdiren sebeplerdendir. Hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda ödemeler mahsup edilmemiştir. Bu durumda mahkemece davalı ... şirketinden ödemenin neye ilişkin olduğu araştırılıp ve bu hususta gerekli belgeler (hasar dosyası, makbuz, ibraname vs.) getirtilerek, davalı ... şirketinin ödemesi kusur indiriminden sonra belirlenen tazminattan aynen mahsup edilerek zararın belirlenmesi gerekir. Eksik araştırma inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.
5-Kabule göre de; 2918 Sayılı ..."nin 99/1. maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları"nın B.2.b maddesi gereğince trafik sigortacısının zarar giderim yükümlülüğünün süresi, rizikonun ihbarı ve gerekli belgelerin sigortacıya iletildiği tarihten itibaren 8 işgünü olarak belirlenmiştir. Bu sebeple usulüne uygun bir başvuru yapılıp yasada belirlenen süre dolmadan trafik sigortacısı bakımından alacağın muacceliyetinden ve dolayısıyla temerrüdünden söz edilemez. Bu durumda mahkemece, davaya konu hasar dosyası da
getirilerek, davacılardan davalı ... şirketine usulüne uygun olarak başvuru yapılıp yapılmadığının sorulması, başvuru mevcutsa başvurunun tebliğine ilişkin belgelerin istenip ibraz edildiğinde tespit edilecek tarihe 8 işgünü eklenmek suretiyle bulunacak tarihten, başvuru yoksa dava tarihinden itibaren davalı ... şirketinin temerrüt faizinden sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken, hüküm fıkrasında maddi tazminat yönünden davalı ... şirketi için de kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesi isabetli değildir.
6-Bozma neden ve şekline göre davalı ...Ş.(Yeni unvanı:... Sigorta A.Ş.) vekilinin harç ve davacı anne ve baba yönünden vekalet ücretine ilişkin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş.(Yeni unvanı:... Sigorta A.Ş.) vekilinin temyiz dilekçesinin davacılar ..., ..., ... ve ... hakkındaki maddi tazminat hükümlerinin ayrı ayrı kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (4) ve (5) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ...Ş.(Yeni unvanı:... Sigorta A.Ş.) vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile manevi tazminata ilişkin hükümlerin davacılar yararına, maddi tazminata ilişkin hükümlerin davalı ...Ş.(Yeni unvanı:... Sigorta A.Ş.) yararına BOZULMASINA, (6) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davalı ...Ş.(Yeni unvanı:... Sigorta A.Ş.) vekilinin harç ve davacı anne ve baba yönünden vekalet ücretine ilişkin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ile davalı ...Ş. (Yeni unvanı: ... Sigorta A.Ş)"ye geri verilmesine 17/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.