16. Ceza Dairesi 2017/3118 E. , 2018/3904 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme,Mala zarar verme, Görevli memura direnme, Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi, Devletin egemenlik alametlerini alenen aşağılama, Terör örgütünün propagandasını yapma
Hüküm : Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... için: TCK’nın 220/6 ve 314/3 maddeleri yollamasıyla 314/2, 220/6, 31/3, 62, 51/3-7-8, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Sanık ... için: 1-TCK’nın 220/6 ve 314/3 maddeleri yollamasıyla 314/2, 220/6, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62/1, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet
2-TCK’nın 151/1, 152/2-a, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62/1, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet
3-TCK’nın 174/1, 174/2, 3713 sayılı Kanunun 5/2, TCK’nın 62/1, 52/2-4, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Sanık ... için: 1-TCK’nın 220/6 ve 314/3 maddeleri yollamasıyla 314/2, 220/6, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62/1, 53, 58/9 maddeleri uyarınca mahkumiyet
2-TCK’nın 300/1, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62/1, 51/1-3-7-8, 53, 58/9 maddeleri uyarınca mahkumiyet
3-TCK’nın 265/1-3-4, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62/1, 53, 58/9, 51/1-3-7-8 maddeleri uyarınca mahkumiyet
4-2911 sayılı Kanunun 32/1, TCK’nın 62/1, 51/1-3-7-8 maddeleri uyarınca mahkumiyet
5-2911 sayılı Kanunun 33/1, TCK"nın 62/1, 51/1-3-7-8 maddeleri uyarınca mahkumiyet
6-3713 sayılı Kanunun 7/2-a, TCK’nın 62/1, 51/1-3-7-8 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuklar hakkındaki silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçuna yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1-18 yaşını doldurmayan suça sürüklenen çocuklar hakkındaki duruşmaların 5271 sayılı CMK"nın 185. maddesi gereğince kapalı yapılması gerekirken açık yapılması,
2-Suça sürüklenen çocukların; terör örgütü propagandası yapmak suçunu işledikleri dosya kapsamına göre sabit ise de; suç tarihinden önce yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ekli 2911 sayılı Kanunun 34/A maddesinde yer alan “kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşlerine katılarak direnme suçunu veya katıldıkları toplantı ve gösteri yürüyüşleri sırasında propaganda suçlarını işleyenler hakkında bu suçlara bağlı olarak ayrıca 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 2. maddesinin 2. fıkrası hükmü uygulanmaz” şeklindeki düzenleme nazara alınıp suça sürüklenen çocukların sabit olduğu kabul edilen fiillerinin suç olma özelliğini devam ettirdiği de gözetilerek haklarında CMK"nın 223/4 maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken, ayrıca haklarında mala zarar verme suçundan açılan davada şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verildiği halde, bu suçun araç suç kabul edilerek silahlı terör örgütü adına suç işleme suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
3-Kabule göre ise;
TCK’nın 62. maddesinin uygulanması esnasında 2 yıl 8 ay hapis cezasından 1/6 oranında indirim yapılırken 2 yıl 2 ay 20 gün yerine, 1 yıl 14 ay 20 gün hapis cezası belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini,
II-Sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1-Gerekçeli karar başlığında suç adı kısmında tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi suçunun belirtilmemesi,
2-TCK"nın 314/3 ve 220/6 maddeleri delaletiyle 314/2. maddesinde düzenlenen silahlı terör örgütü adına suç işleme suçunun oluşabilmesi için örgütün talimatı ya da bilgisi dahilinde bir ya da birden fazla araç suçun işlenmesinin gerektiği dikkate alınarak; sanığa atılı silahı terör örgütü adına suç işleme suçuna dayanak kabul edilen 2911 sayılı Kanunun 32. ve 33. maddelerine muhalefet ile görevi yaptırmamak için direnme suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verildiği, yapılan itiraz üzerine Ağrı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından anılan kararların kaldırıldığı, Uyap sisteminden yapılan kontrolde ise yerel mahkemece 03.10.2017 gün ve 2016/221 E, 2017/112 sayılı karar ile bu suçlar açısından hüküm kurulmasına yer olmadığına dair karar verildiği tespit edilmiş olup;
Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, mala zarar verme ve tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi suçları açısından; dosya kapsamındaki Adli Tıp Kurumu ve Ulusal Kriminal Büro tarafından düzenlenen raporlar belirleyici değil ise de başka bir kurumdan rapor alınmaksızın “...uzmanlık raporunda belirtildiği üzere olaylara karışan görüntüdeki şahıs ile sanık arasında birçok yönden benzerlik görüldüğü, sadece kameradan uzak mesafede olmasından dolayı yüz organları görülmediğinden karşılaştırılanların aynı kişi olup olmadıkları hakkında kanaat bildirilemediğinin belirtilmiş olması ve kolluk tutanakları ile BİM Markete molotof atan görüntüdeki kişinin sanık ... olduğunun belirtilmiş olması ve çözümleme tutanağı ile bu hususun tespit edilmesi” şeklindeki gerekçeyle karar verildiğinin anlaşılması karşısında; olay esnasındaki fotoğraf ve video görüntülerinin, sanıktan temin edilen mukayeseye elverişli fotoğraflarla birlikte Tübitak veya TRT gibi uzman kuruluşlara gönderilip görüntü ve fotoğraf analizleri yaptırılarak, görüntülerdeki BİM isimli markete molotof kokteylli atan kişinin sanık olup olmadığının kesin olarak tespiti ile gerçekleştirdiği eylem ve faaliyetlerinin kuşkuya yer vermeyecek biçimde saptanmasından sonra sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Kabule göre ise;
TCK’nın 174. maddesinde düzenlenen tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi suçu açısından hapis ve adli para cezası yaptırımlarının birlikte öngörüldüğü, kanunda hapisle birlikte öngörülen adli para cezasının gün sayısının alt sınırının gösterilmediği hallerde aynı Kanunun 52/1. maddesi gereğince asgari haddin beş gün olduğu nazara alındığında; alt sınırdan uzaklaşılmadığı belirtilerek hapis cezası asgari hadden tayin edildiği halde aynı gerekçe ile adli para cezası belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle fazla ceza tayini,
III-Sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1-Gerekçeli karar başlığında suç adı kısmında görevi yaptırmamak için direnme, 2911 sayılı Kanunun 32. ve 33. maddelerine muhalefet suçlarının belirtilmemesi,
2-CMK"nın 225/1 maddesinde öngörülen "Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilir" hükmü uyarınca; dava konusu yapılacak eylemin, sevk maddeleri ile birlikte, bağımsız olarak iddianamede gösterilmesi gerektiği dikkate alınarak, sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme, 2911 sayılı Kanunun 32. ve 33. maddelerine muhalefet suçlarından belirtilen ilkelere uygun olarak dava açılmadığı gözetilmeden ek savunma ile yetinilerek yargılamaya devamla mahkumiyet hükmü kurulması,
3-Devletin egemenlik alametlerini alenen aşağılama ve terör örgütü propagandası yapmak suçları açısından; Adli Tıp Kurumu ve Ulusal Kriminal Büro tarafından düzenlenen raporlarda sanığın görüntülerden kesin olarak tespit edilememesi nedeniyle, 12.10.2014 tarihli olay yeri inceleme raporunda belirtilen Ziraat Bankası önünden alınan kan lekesi olduğu değerlendirilen bulgular hakkında DNA analizi yaptırılıp yaptırılmadığının araştırılması, yaptırıldığının tespiti halinde sanıktan usulüne uygun şekilde örnek aldırılarak DNA mukayesesi yaptırılması, yine bayrağın indirildiği direk ile Ziraat Bankası kepengi üzerinden elde edilen vücut izleri ile sanıktan usulüne uygun olarak alınacak parmak izlerinin karşılaştırılması ile sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
4-TCK"nın 314/3 ve 220/6 maddeleri delaletiyle 314/2. maddesinde düzenlenen silahlı terör örgütü adına suç işleme suçunun oluşabilmesi için örgütün talimatı ya da bilgisi dahilinde bir ya da birden fazla araç suçun işlenmesinin gerektiği dikkate alınarak; sanığa atılı silahlı terör örgütü adına suç işleme suçuna dayanak kabul edilen suçlar açısından Adli Tıp Kurumu ve Ulusal Kriminal Büro tarafından düzenlenen raporlarda sanığın görüntülerden kesin olarak tespit edilememesi ve görevi yaptırmamak için direnme, 2911 sayılı Kanunun 32. ve 33. maddelerine muhalefet suçlarından da usulüne uygun açılmış bir dava bulunmaması karşısında;
a)Devletin egemenlik alametlerini alenen aşağılama suçu ile aralarında bağlantı bulunması sebebiyle birlikte değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
b)3 nolu bozma gerekçesi doğrultusunda yapılacak inceleme ve karşılaştırma sonuçlarına göre 2911 sayılı Kanunun 32. ve 33. maddelerine muhalefet suçlarından suç duyurusunda bulunulması, dava açılması halinde bu dosya ile birleştirilerek birlikte görülmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ... ve suça sürüklenen çocuklar müdafileri ile sanık ...’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 18.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.