Mahkemesi :Çocuk Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : CMK’nın 223/2-e maddeleri gereğince beraat

Taksirle yaralama suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılanlar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Suça sürüklenen çocuğun sevk ve idaresindeki araçla alkollü ve ehliyetsiz olarak seyir halinde iken seyrine göre yolun sağ tarafından karşıya geçmek isteyen yaya olan katılan ...’a yolun sol şeridinde aracının sol kısmı ile çarpması sonucu katılan ...’ın yaralandığı olayda;suça sürüklenen çocuk tüm aşamalarda olay günü aracı tanık ...’in kullandığını savunmuş ise de, olayın ardından ifadesi alınan araçta bulunan tanıklar ... ve ...’in aracı kullananın sanık ... olduğunu belirtmeleri, 09.09.2014 tarihli tutanakta suça sürüklenen çocuğun ‘kazayı ben yaptım‘ şeklinde bağırmasının yanında bulunan tanık ...’e sorulduğunda tanık ... tarafından doğrulandığının belirtilmesi karşısında; olay yeri inceleme raporunda aracın ön camının tamamen kırık ve araç içine dağılmış olduğunun tespit edilmesi, adli raporlarda tanık ...’in sol elinden, suça sürüklenen çocuğun ise her iki elinde çok sayıda yaralanmasının olduğunun belirlenmesi dikkate alındığında; tanıkların soruşturma aşamasındaki ilk ifadelerinden dönmelerine yönelik kovuşturma aşamasındaki beyanlarına itibar edilmediğinden suça sürüklenen çocuğun savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu anlaşılmakla; atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
2- Hacettepe Üniversitesi Adlî Tıp Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen katılan ...’a ilişkin 09.09.2014 tarihli geçici raporda mağdurun kazaya bağlı yaşamını tehlikeye sokan, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığının belirtilmesi karşısında kesin raporu alınarak suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, geçici rapor doğrultusunda eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanların temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 09.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.