17. Hukuk Dairesi 2015/14287 E. , 2018/7740 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, 05/08/2003 tarihinde davacıların babası/eşi olan destek ...’in davalıya trafik sigortalı araçta yolculuk ettiği sırada diğer davalı sürücü ...’ın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen tek taraflı trafik kazasında vefat ettiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davacıların her biri için 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davacı ... için 40.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 60.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.
Davalı ... şirketi vekili ile davalı ..., davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davalı ...nin sorumluluğu poliçe limiti olan 18.000,00 TL ile sınırlı olmak şartı ile davacı ... için 5.000,00 TL, davacı ... için 5.000,00 TL maddi tazminatın, davacı ... için 10.000,00 TL, davacı ... için 7.500,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/08/2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, davalı sürücü olduğu iddia edilen ...’ın ceza yargılamasındaki hazırlık aşamasından yargılama sonuçlanıncaya kadarki tüm savunmalarında aracı kullananın kendisi olmadığını, maktül ...’in aracı kullandığını belirtmiş olmasına, araçtaki yolculardan görgü tanığı ...’ün davalı sürücü olduğu iddia edilen ...’ın savunmasını doğrular şekilde aracı kullananın maktül ... olduğunu belirtmiş olmasına, tanık ...’nin direksiyona esmer uzun boylu birisinin geçtiğini, direksiyona geçenin sanık ... olmadığını ifade etmiş olmasına, tutanak mümzilerinin kazaya müdahale eden tanık Haluk’un beyanına dayanarak kaza tutanağına sürücü olarak ...’ı yazdıklarını söylemesine, kazaya müdahale eden tanık Haluk’un aksine böyle bir şey söylemediğini belirtmiş olmasına, delil yetersizliğinden beraat verilmiş olmasına, her ne kadar hukuk hakiminin ceza hakiminin delil yetersizliğinden verilen beraat kararına bağlı değil ise de, davacı tarafın davalı ...’ın sürücü olduğu iddiasını ispatlayan başkaca bir delil sunmamış olmasına göre davacılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı ...’ın temyiz itirazlarının incelemesine gelince, dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemi ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacıların meydana gelen kazada davalı ...’ın sürücü olduğunu ispat edememiş olduğu, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davalı ...’ın yolcu olduğu sabit olup, davalı ... meydana gelen kazada kusursuzdur. Mahkemece, 25.08.2014 tarihli ... raporundaki 2. duruma göre davalı ...’ın aracını alkollü olan kişiye kullandırtmış olmakla %25 tali kusurlu olduğu benimsenmiş ve buna göre karar verilmiştir. Aracı alkollü kişiye kullandırmak sürüş kusurlarından olmayıp, hakim tarafından tazminattan indirim sebebi olarak kabul edilmesi gerekirken kusur raporunda belirlenmesi doğru olmadığı gibi, kaza tespit tutanağındaki verilere göre kazaya sebep olan araç malikinin ...olduğu aracın davalı ...’a ait olmadığı dikkate alındığında davalı yolcu ...’a “aracını alkollü olan kişiye kullandırtmış olmakla %25 kusur” atfedilmesi ve bu doğrultuda davalı ...’ın %25 kusurlu
kabul edilerek karar verilmesi doğru değildir. Mahkemece; davacı yanın davalı ...’ın sürücü olduğunu ispatlayamadığı ve yolcu olarak hiçbir kusurunun bulunmadığı gözetilerek haksız fiil faili olduğu ispat edilemeyen davalı ... hakkında davanın reddine karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3-Bozma neden ve şekline göre davacılar vekilinin manevi tazminatın miktarına dair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...’ın temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davacılar vekilinin manevi tazminatın miktarına dair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ile davalı ..."a geri verilmesine 13/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.