17. Hukuk Dairesi 2015/15591 E. , 2018/7756 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı ... A.Ş vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalı ... A.Ş."ye ait davalı ... idaresinde bulunan araç ile davacının kullandığı aracın karıştığı kaza sonucu davacının %3,3 oranında malul kaldığını, davalı sürücünün asli ve tam kusurlu olduğunu belirterek 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davacı vekili birleşen dosyada aracı kiralayan ... A.Ş"yi davalı olarak göstermiş 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... A.Ş vekili, davalı şirketin aracı uzun süreli kira sözleşmesi ile kiraya verdiğini bu nedenle işleten sıfatının bulunmadığını belirterek davanın öncelikle husumet yönünden aksi takdirde esastan reddini talep etmiştir.
Davalı ... A.Ş zamanaşımı itirazında bulunmuş davanın öncelikle usulden aksi takdirde esastan reddini talep etmiştir.
Mahkemece; iddia, savunma toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre kira sözleşmesi nedeniyle davalı ... Ticaret A.Ş. hakkında açılan davanın husumet nedeni ile reddine, diğer davalılar hakkındaki asıl dava ve birleşen
davanın kısmen kabulüne; 6.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi 04/10/2011"den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... ve ... A.Ş."den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı ... A.Ş vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının, davalı ... A.Ş vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 3. ve 19. maddeleri hükümlerine göre trafik kaydı "işleteni" kesin olarak gösteren bir karine değilse de, kimliğini belirleyen güçlü bir kanıt niteliğindedir. Ancak trafik kayıt maliki, işleten konumunda olmadığını işletenin bir üçüncü kişi olduğunu kanıtladığında, malik olmasına karşın, işleten sıfatıyla sorumlu tutulamaz. Bununla birlikte, zarar gören kişi, davasını açmadan önce işletenin trafik kaydında adı yazılı kişi olup olmadığı konusunda bir araştırma yapmakla yükümlü kılınamaz. Olağan olanı, davanın trafik kaydında adı yazılı kişiye yöneltilmesidir. Somut olayda da davacı, trafik kaydına dayanarak bu davayı davalı ... Ticaret A.Ş. aleyhine açmış ve onun işleten olmadığı davalının ileri sürdüğü kanıtlarla doğrulanmıştır. Bu nedenle davanın açılmasında davacının bir kusuru bulunmadığından davanın pasif sıfat (husumet) yokluğu nedeniyle reddi üzerine davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı 437/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazları ve davalı ... A.Ş vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının 3. bendinin son cümlesi olan "1.500,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ... Tic. ve San A.Ş"ye ödenmesine" cümlesinin hükümden çıkarılmasına, hükmün bu şekli ile
DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 410,00 TL temyiz peşin harcın onama harcına mahsubuna, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 13/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.