7. Hukuk Dairesi 2016/1084 E. , 2016/3516 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı Bakanlık vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı Bakanlığın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
2.Davacı vekili, işverence haklı neden gösterilmeksizin davacının iş akdine son verildiğini belirterek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının şirket elemanı olduğunu, davalı bakanlığın işçisi olmadığını, bu nedenle müvekkilinin husumeti bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya içeriği ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacının hizmet süresi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı davalı Bakanlığa bağlı işyerinde 14.4.2007-4.6.2010 tarihleri arasında çalıştığını beyan etmiştir. Bilirkişi tarafından bu tarihler arasında kesintisiz çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak davacının hizmet cetvelinin incelenmesinde; 29.4.2010-22.5.2010 tarihleri arasında çalışma bildirimi olmadığı görülmektedir. Mahkemece bu kesintilerin nedeni ne tanıklardan ne de davacıdan sorulmuştur. Davacının bu dönemde işyerinde fiili çalışmasının olup olmadığı davacıdan ve tanıklardan sorulup, davacının davalı işyerindeki çalışmalarının kesintili olup olmadığı araştırılarak, davacının kıdem süresi belirlenip alacakların bu süreye göre hesaplanması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3.Taraflar arasında davacı işçinin ücret miktarı konusunda da uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı davalı iş yerinde aşçı olarak 879,00 TL net ücret alarak çalıştığını iddia etmiştir. Dinlenen davacı tanıkları ise davacının garson olarak çalıştığını beyan etmişlerdir. ... İşçileri Sendikası, davacının emsali olabilecek bir aşçının net 1.900,00 – 2.200,00 TL ücret alabileceğini bildirmiştir. Öncelikle davacının garson olarak çalıştığının anlaşılması nedeniyle aşçılar için bildirilen emsal ücretin davacı için esas alınamayacağı açıktır. Ayrıca anılan ücret seviyesinin ispatı davacı üzerinde olup, dinlenen davacı tanıklarından ... beyanında davacının asgari ücrete ilave 100,00 TL aldığını, diğer davacı tanığı ... ise asgari ücret aldığını açıklamışlardır. Davacının fesih tarihindeki asgari ücret seviyesi net 576,57 TL dir. Davacı tanıklarının beyan ettiği ücret seviyesinin üzerindeki ücret miktarının ispatına olanak yoktur. Mahkemece tanık beyanında belirtildiği gibi davacının asgari ücret ile çalıştığının kabulü gerekirken davacı iddiası doğrultusunda net 879,00 TL ücret aldığı kabul edilerek hesaplama yapan bilirkişi raporuna itibarla karar verilmiş olması bozma nedenidir.
4.Davacının fazla mesai alacağının tutarı konusunda da taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı dava dilekçesinde 20.5.2008 tarihinden sonra 9 saatlik 3"lü vardiya usulü ile çalıştığını bildirmiştir. Bilirkişi tarafından, haftanın 6 günü sabah 05:00 akşam 15:00 veya 11.00-23.00 saatleri arası 10 saat çalıştığı, bu süreden 1 saat ara dinlenme süresinin indirilmesi sonrasında haftanın 6 günü 9 saat çalışması nedeniyle (9X6=54) haftalık çalışma süresi olan 45 saatin 9 saat aşıldığı haftalık 9 saat fazla mesaisinin bulunduğunun kabulüyle rapor düzenlemiştir.
HMK "nun 26.maddesine göre hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Mahkemece yapılacak iş; bilirkişiden rapor alınarak davacının, dava dilekçesindeki talebi de dikkate alınarak taleple bağlı kalınması gerektiği gözönünde tutularak, 20.5.2008 tarihinden itibaren 9 saatlik mesai saatine göre ara dinlenme süresi düşülerek davacının fazla çalışma süresinin belirleyip ve buna göre fazla mesai alacağı hakkında bir karar vermekten ibarettir.
O halde davalı Bakanlık vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, 17.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.