11. Hukuk Dairesi 2015/7902 E. , 2016/3664 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ......... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/04/2015
NUMARASI : 2013/436-2015/306
Taraflar arasında görülen davada ..........Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27.04.2015 tarih ve 2013/436-2015/306 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 05.04.2016 günü hazır bulunan davacı vekili Av. O.. Ş.. ile davalı vekili Av. A.. C.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ......... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, G....... ve S......... G......... Depolama hizmetleri alanında faaliyette bulunan müvekkili ile davalı arasında 18.09.2012 tarihinde yapılan sözleşmeye göre ticari ilişki devam ederken, davalı şirketin genel müdürü S.. K...."ın yaptığı görüşmeler sonucu mevcut ilişkinin hacmi ve kapsamının büyütülmesi, bu amaçla daha büyük bir alanın kiralanması, makine-ekipman ve ofis donanımının yapılması ve en az 20 aylık yeni sözleşme bağlanması konusunda anlaşıldığını, bu amaçla kendilerinin G........."de depo kiralandığını, raf, makine, ekipman yatırımı yaptıklarını, mutabık olunan hususlar ve sözleşmenin davalı tarafından bahanelerle sürekli ertelendiğini, ilişkinin 2013 yılı Mart ayı sonuna kadar devam ettiğini, davalının herhangi bir uyarı yapmadan Mart 2013 yılı sonunda sözleşmeyi fiilen sonlandırdığını, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, bu nedenlerle kendilerinin her türlü zararını gidermekle yükümlü olduklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarının saklı tutularak şimdilik 50.000 TL"nin dava tarihinden itibaren ticari avans faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasındaki tek sözleşmenin 18.09.2012 tarihli sözleşme olduğunu, başkaca bir anlaşmanın olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, somut olayda, taraflar arasında 18.09.2012 tarihli ardiye sözleşmesinin yapıldığı hususunda bir tartışma bulunmamakla birlikte, davacının iddiasının bu sözleşmeden ayrı olarak 20 aylık başka bir sözleşmenin yapıldığı iddiasına dayandığı, buna dayanak olarak sunulan e-posta yazışmaları içeriğinden sözleşme yapıldığına ilişkin bir kanı oluşmadığı, ayrıca davacının sunduğu ekipman makine faturaları incelendiğinde de, söz konusu malzeme alımlarının kiralandığı iddia edilen depoya ilişkin olduğuna dair bir bulgu da bulunmadığı, öte yandan, bir an için sözleşme kurulduğu varsayılsa bile davacının yukarıda açıklandığı üzere sözleşmeden dolayı menfi bir zararının oluşmasının gerektiği, oysa davacı tanıklarının söz konusu deponun halen kullanıldığını, rafların ve makinelerin de kullanıldığını ve deponun ruhsatının depoya girildikten sonra alındığını belirtmiş olmaları karşısında davacının menfi bir zararının olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, mahkemece taraflar arasında sözleşme kurulmadığının kabulü doğru değil ise de, davacı tarafından yerine getirilmesi öngörüşmelerle kararlaştırılan edimlerin yerine getirilmediğinin sabit bulunmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 05.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.