4. Ceza Dairesi 2020/19216 E. , 2020/19026 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1) Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
Sanık hakkında 5 ay hapis cezasının ertelenmesine ilişkin 21/12/2011 tarihli hükmün, sadece sanık tarafından temyiz edilip Özel Dairece bozulmasından sonra, sanık hakkında 5 ay hapis cezası belirlenip hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi, sanığın denetim süresinde işlediği kasıtlı suç nedeniyle anılan hükmün açıklanması sırasında "cezayı aleyhe değiştirme" yasağı gözetilmeyerek ertelenme hükümlerinin uygulanmaması suretiyle, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’nın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, ancak; bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, tebliğnameye uygun olarak; sanığın cezalandırılmasına ilişkin hüküm fıkrasının sonuna 21/12/2011 tarihli kararda öngörüldüğü üzere “sanık hakkındaki sonuç hapis cezasının TCK"nın 51/1 maddesi uyarınca ERTELENMESİNE, erteleme nedeniyle sanığın TCK"nın 51/3 maddesi uyarınca 1 YIL SÜREYLE DENETİM SÜRESİNE TABİ TUTULMASINA, 51/6 maddesine göre denetim süresi içerisinde yükümlülük belirlenmesine ve uzman görevlendirilmesine yer olmadığına, TCK’nın 51/7. maddesi gereğince denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezanın kısmen yada tamamen infaz kurumunda çektirileceğinin sanığa İHTARINA” ibarelerinin eklenmesi, biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2) Hakaret suçundan kurulan hükmün temyizinde ise,
a) Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir.
Somut olayda; sanığın müştekiye söylediği kabul edilen sözlerin, muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi,
b) Kabule göre de;
CMK’’nın 231/11. maddesinde yer alan düzenlemeye göre, mahkemece kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, yeniden değerlendirme sonucu, açıklanması geri bırakılan hükümdeki sonuç adli para cezasının “6.080-TL” yerine “7.080-TL” olarak belirlenmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.