4. Hukuk Dairesi 2021/2608 E. , 2021/1770 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 07/10/2019 tarih ve 2019/İ.8848 Esas, 2019/İHK-13324 Karar sayılı kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
-KARAR-
Davacı vekili 28.02.2019 tarihli Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurusunda; 31.03.2012 tarihinde davacının yolcu olduğu araç ile davalının sigortacısı olduğu aracın karıştığı kaza sonucunda davacının yaralandığını, daimi işgöremez hale geldiğini, davalıya yapılan başvuruya rağmen ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 sürekli işgöremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile davalı ... şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava değerini 98.180,95 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; başvurunun reddini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davacının maluliyete ilişkin zarar isteminin kabulü ile 98.180,95 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 03.01.2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine itiraz talebi hakkında heyetçe Sigortacılık Kanunu’nun 30/12 maddesine göre iki ay içinde karar verilmesi gerektiği, tahkikatın geldiği aşama ve dosyadaki yazışmalara göre yasal iki aylık sürede itirazın sonuçlandırılmasının mümkün olmadığı ve davalının ek süreye muvafakat etmediğinden tahkim yargılamasının sonlandırılması gerektiği gerekçesiyle davalının itirazı hakkında esastan bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, Sigorta İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının
doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Sözkonusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; 31.03.2012 tarihli kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak ... Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 06.12.2018 tarihli raporda, davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti % 18 olarak belirlenmiştir. Anılan bu raporun tanziminde "Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği" ve "Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği”ne ekli cetvellere göre belirleme yapıldığı görülmekte olup, raporun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğe uygun olduğu açıktır.
İHH tarafından davacının tek yanlı olarak aldığı bu raporunun hatalı olduğu ve raporu davalının kabul etmediği; raporun yürürlükteki yönetmeliğe uygun düzenlenmediği ve yeniden rapor tanzimi gerektiği; İHH"nin karar verme süresi olan 2 ay içinde eksikliğin tamamlanamadığı ve davalı vekilinin süre uzatımına muvafakat etmediği gerekçesiyle tahkim yargılaması sonlandırılarak itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Her ne kadar 5684 sayılı Kanun"un 30/12. maddesi gereği, İHH dosyanın kendisine intikalinden itibaren 2 ay içinde kararını vermek zorunda ise de, bu sürenin tarafların muvafakati ile uzatılmasına yasal bir engel bulunmadığı; ancak, davalının itiraz ettiği maluliyet raporundaki eksikliğin tamamlanmasına ilişkin usuli işlemlerin yapılmasına muvafakat vermeyişinin TMK madde 2"deki iyiniyet kurallarına uygun düşmeyeceği ve korunmayacağı hususları da gözetilerek inceleme yapılması gereklidir.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; 06.12.2018 tarihli maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere uygun biçimde, konusunda uzman doktor bilirkişi heyeti tarafından ve kazadaki yaralanma ile maluliyet arasındaki illiyet bağı da kurularak düzenlendiği, karara esas alınabilir bir rapor olduğu gözetilmek suretiyle inceleme yapılması, davalı vekilinin UHH kararına ilişkin diğer itirazları da değerlendirilip karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, dosyadan el çekme kararı verilmesi bozmayı gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; dosyanın, hakem kararının saklanması kararını veren ... Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi"ne gönderilmesine ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 26/05/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.