17. Hukuk Dairesi 2015/13338 E. , 2018/8308 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili, davalı ... A.Ş. vekili, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davalıların işleten, sürücü ve desteğin yolcusu bulunduğu araç işleteni ve sürücü ile davacıların desteği idaresindeki aracın karıştığı trafik kazasında davacıların desteği ..."ın vefat ettiğini belirterek davada eş ... için 40.000,00 TL, çocukları ... ve ... için ayrı ayrı 30.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekilleri, ağır kusurlu olmaması aracında tanıdığı bir kişinin vefat etmesinin yarattığı travma kendisinin ciddi şekilde yaralanması ve daha önce benzer bir suça karışmamış olmasınında dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... AŞ vekili, kazanın meydana geldiği yerin ... İlçesi olması nedeni ile yetki itirazında bulunduklarını, talep edilen manevi tazminat miktarının ... olduğunu, davalının kazada bir kusuru olmadığını aracın peridodik bakımlarını tam olarak ve zamanında
yaptırılması hususuna riyaet ettiğini, diğer sürücünün park yasağı olan yere park etmesi nedeni ile arkadan çarpan sürücünün kusurlu olmadığını, davanın ... sigortacısı ...ye ihbar edilmesi gerektiğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, kazanın meydana geldiği yerin ... İlçesi olması nedeni ile yetki itirazında bulunduklarını davalının kazada hiçbir şahsi kusuru olmadığını, kazaya sebebiyet veren diğer sürücünün sürücü belgesinin dahi olmadığını, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu, hem maddi hem manevi açıdan mağdur olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... Sınai Ve Tıbbi ...Endüstri A.Ş. vekili, davalı ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava, trafik kazası sonucunda, davacıların murisinin ölümü nedeniyle manevi tazminatın istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK"nın 297/2 maddesinde "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir" düzenlemesine yer verilmiştir. Anılan yasal düzenlemenin de gereği olarak mahkemece verilen hükmün, infazda tereddüt yaratmayacak mahiyette olması gerekmektedir.
Somut olayda, mahkemece, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı ... için 25.500,00 TL (iç ilişkide kusur oranı ve hatır indirimine göre 13.500,00 TL"si davalı ..., 12.000,00 TL"si davalılar ... ve ... AŞ sorumulu olmak üzere), davacı ... ile ... için ayrı ayrı 17.000,00 TL (iç ilişkide kusur oranı ve hatır indirimine göre 9.000,00 TL"si davalı ..., 8.000,00 TL"si davalılar ... ve ... AŞ sorumlu olmak üzere) manevi tazminatın 10/04/2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacılara verilmesine şeklinde hüküm kurulmuştur. Bu nedenle hüküm fıkralarında davacılar için hükmedilen manevi tazminatın, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmişken aynı bentlerde parantez içinde davalıların kusur oranları belirtilerek, kusurları oranında sorumlu tutulmasına karar verilmiştir. Bu itibarla, hükmolunan manevi tazminat tutarlarının davalılardan müştereken ve müteselsilen mi
davalıların kusurları oranında mı sorumlu tutulduğunun infazda tereddüte yol açacak ve çelişkili şekilde belirtilmesi isabetli olmamıştır.Belirtilen bu hususlarda açıklık bulunmadığından hüküm HMK"nun 297/2. maddesine uygun düşmemektedir. HMK"nun 297/2. maddesine uygun düşmeyecek şekilde infaz kabiliyeti bulunmayan hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre davalı ... A.Ş vekilinin, davalı ... vekilinin ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... A.Ş vekilinin, davalı ... vekilinin ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 27/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.