Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14759
Karar No: 2017/2417
Karar Tarihi: 25.04.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/14759 Esas 2017/2417 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/14759 E.  ,  2017/2417 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ : ... ... 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR


    Taraflar arasında görülen davada ... ... 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 10/03/2015 tarih ve 2014/10-2015/45 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkilinin ... nezdinde müvekkili adına tescilli "..." ibareli markayı kullandığını ancak sehven tescilin yenilenmemesi sebebiyle koruma süresinin sona erdiğini, durumun tespitinden sonra hemen marka tescil başvurusunda bulunulduğunu, haksız şekilde tescili yapılan 2007/62970 sayılı "..." ibareli marka nedeniyle başvurunun reddedildiğini, bu markanın başvurusunun müvekkilin markasının hükümden düşmesinin hemen akabinde yapıldığını, müvekkili tarafından sehven yayına itiraz edilmediğini, bu yüzden markanın tescil işleminin gerçekleştiğini, müvekkilinin 30 yılı aşkın süredir "..." markasını kullandığını, "..." markasının da müvekkili şirkete ait bir marka olarak algılanmasına neden olacağını, davalı markasının müvekkilinin kendi markasını tanıtmak amacıyla sarf ettiği emeğin sonucunda yaratılan tanınmışlıktan yararlanacağını, müvekkilinin eskiye dayalı kullanımının ve asıl hak sahipliğinin sabit olduğunu, davalının bu tanınmışlıktan yararlanarak haksız kazanç elde edeceğini ileri sürerek 27/11/2007 tarih ve 2007 62970 sayılı "orgafer" ibareli markanın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; müvekkilinin Türkiye"de birçok alanda faaliyet gösteren köklü ve tanınmış bir şirket olduğunu, "..." markası için ..."ye başvurduklarını, ... uzmanları tarafından gerekli incelemeler yapıldıktan sonra Resmi Markalar Bülteni"nde yayınlandığını ve hiçbir itiraza konu olmadığını, şimdiye kadar defalarca müvekkilinin markasından haberdar olması gereken davacının kötü niyetli davranarak herhangi bir girişimde bulunmadığını, davacı tarafından ileri sürülen iddiaların tamamen haksız ve kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini beyan etmiştir.
    Mahkemece uyulan bozma ilamı, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının "..." ibareli markasının 27.06.1997 başvuru tarihli olup 01. sınıf mal ve hizmetler bakımından tescilli iken 10 yıllık koruma süresinin bittiği 27.06.2007 tarihinde tescilin yenilenmediği, davalıya ait "..." markasının ise 01 ve 35. sınıf mal ve hizmetler bakımından tescil edilmiş olup tescil başvuru tarihinin 27.11.2007 olduğu, 556 sayılı KHK"nın md. 8/son hükmüne göre, davacının markasının koruma süresi 27.06.2007 tarihinde sona ermişse de davacının marka üzerinde 27.06.2009 tarihine kadar öncelik hakkı olduğu, alınan bilirkişi raporuna göre bu dönemde kullandığı, bu durumda davalının tescil başvuru tarihinin henüz davacının markasının 2 yıllık ek koruma süresi geçmeden yapıldığı belirlenmekle davacının isteminde haklı olduğu, buna göre davacı markasının koruma sınırları içerisinde kalan mallar ile davalı markasındaki benzer nitelik arzeden sınıflar ile ilgili hükümsüzlük kararı verilebileceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile davalı markasının tescil edildiği 1. sınıf mal ve hizmetler içinde yeralan "sanayide, bilim sahasında, fotoğrafçılıkta, tarım, bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasallar" ile 35. sınıf mal ve hizmetler içinde yer alan "müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, kataloglar ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir)" ile ilgili mal ve hizmet sınıfları itibariyle kısmen hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekili ve davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 25/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi