Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9694
Karar No: 2018/8316
Karar Tarihi: 27.09.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/9694 Esas 2018/8316 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/9694 E.  ,  2018/8316 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi



    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-


    Davacılar vekili; davacıların murisi ..."in polis memuru olarak 01/08/2010 tarihinde görev yaptığı sırada, davalı ... adına kayıtlı, davalı ..."ın idaresindeki otomobilin kontrolden çıkarak polis memuruna çarptığını, kazada davacıların murisinin vefat ettiğini, aracı kullanan ..."ın alkollü olarak aşırı hızla aracı kullanmasının kazaya sebebiyet verdiğini, murisin vefatından dolayı davacıların desteklerini kaybettiklerini ve manevi anlamda zarara uğradıklarını bildirerek, davacı eş ... için 1.000,00 TL maddi tazminat ile 100.000,00 TL manevi tazminatın, davacı çocuk ... için
    1.000,00 TL maddi tazminat ile 50.000,00 TL manevi tazminatın, davacı çocuk ... için 1.000,00 TL maddi tazminat ile 50.000,00 TL manevi tazminatın, davacı çocuk ... için 1.000,00 TL maddi tazminat ile 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı ... için sadece maddi tazminat anlamında olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesini talep etmiş, 12/03/2013 tarihli ıslah dilekçesinde yapılan ödemelerin mahsubu sonucu davacı ... için 149.047,76 TL maddi tazminat, davacı... için 38.549,59 TL toplam maddi tazminat talep ettiklerini bildirmiştir.
    Birleşen davada davacılar vekili; olay günü davacıların murisinin görev yaptığı kontrol noktasında kazanın meydana geldiğini, kazadan kaynaklı olarak ...’ndan tazminat talebinde bulunulduğunu, tazminat talep başvurusunun reddedildiğini bildirerek eş ... için 250.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın, çocuk ... için 60.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın, çocuk ... için 20.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın, çocuk ... için 15.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacılara verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili; ... plakalı aracın ZMMS"nın kendilerine yaptırıldığını, şirketin poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduğunu, daha evvel temerrüt gerçekleşmediği için dava tarihinden faiz istenebileceğini, davacı tarafın sigortalının kusur ve zararını ispat etmesi gerektiğini, davacıların kaza sebebi ile elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili; olay günü kontrol noktasına geldiği sırada ..."ın kullandığı aracın kontrolden çıkarak ekip otosundaki memurlara çarptığını, aracı izinsiz, emniyeti suistimal ederek, rıza dışında kullanan şahsın kazaya sebebiyet verdiğini, müvekkilinin kızının Bodruma giderken dükkan önüne gözetim için bıraktığı aracı ..."ın izinsiz ve rıza dışında götürerek kullandığını, 3. kişinin ağır kusuru ile meydana gelen neticeden müvekkilinin sorumlu olmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili; davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; asıl davada,
    davadan sonra yapılan ödemelerin faiz hesabı yapılmadan düşülmesi gerekmesi ve ödenen nakdi tazminatın 118,25 TL"lik kısmının maddi tazminat için ödendiğinin kabul edilmesi dikkate alınarak, davacı ..."in maddi tazminat davasının kabulü ile 149.047,76 TL maddi tazminatın davalılar ... ve ... için olay tarihi olan 01/08/2010 tarihinden, davalı ... için (sigorta limiti ile sınırlı) dava tarihi olan 21/09/2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacı ... "in maddi tazminat davasının ukabulü ile 38.549,59 TL maddi tazminatın davalılar ... ve ... için olay tarihi olan 01/08/2010 tarihinden, davalı ... için (sigorta limiti ile sınırlı) dava tarihi olan 21/09/2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacılar ... ve ..."in açtığı maddi tazminat davasının reddine, davacılar manevi tazminat davası açmış ise de, nakdi tazminat olarak ödenen kısım içerisinde ayrı ayrı 14.000,00"er TL ödemenin manevi tazminat için yapıldığının kabul edilmesi karşısında, manevi tazminatın bölünemeyeceği anlaşıldığından manevi tazminat davalarının reddine, birleşen davada, davalı ... aleyhine hizmet kusuruna dayanarak dava açıldığından ve davada idari yargı görevli sayıldığından, yargı yolu sebebi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında 2330 Sayılı Kanun"un 6. maddesi hükmüne göre, bu kanun hükümleri uyarınca ödenecek maddi tazminat ile bağlanacak emekli aylığı; uğranılan maddi ve manevi zararların karşılığı olup, yargı mercilerinde maddi ve manevi zararların karşılığı olarak kurumların ödemekle yükümlü tutulacakları tazminatın hesabında, bu kanun hükümlerine göre ödenen maddi tazminat ile bağlanmış bulunan aylıkların göz önünde tutulması gerekmektedir.
    Somut olayda Emniyet Genel Müdürlüğü Nakdi Tazminat Komisyonu’nun 02.09.2010 tarihli kararı ile 2330
    sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan Yönetmelik gereğince adı geçenlerin kanuni mirasçılarına karar tarihindeki en yüksek devlet memuru brüt aylığının yüz katı üzerinden hesaplanarak anılan kanunun 3/c maddesi doğrultusunda 56.473,00 TL ödenmesine, karar verilmiş, 2330 sayılı Yasanın 6. maddesinde “Bu kanun hükümlerine göre ödenecek nakdi tazminat ile bağlanacak emekli aylığı uğranılan maddi ve manevi zararların karşılığıdır” hükmüne istinaden yapılan ödeme davacıların maddi ve manevi zararlarının karşılığı olarak yapılmıştır. ... Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 26.11.2013 tarihli yazısında, “01.08.2010 tarihinde vefat eden ...’in kanuni mirasçılarına 2330 sayılı Yasa gereğince nakdi tazminat komisyonunun 02.09.2010 tarihli kararı ile 56.473,00 TL ödenmiş olup, maddi ve manevi tazminat yönünden herhangi bir ayırım yapılmamıştır.“ denmiştir. Mahkemece, ... tarafından ödenen 56.473,00 TL, dört davacı mirasçıya eşit olarak paylaştırılarak, her mirasçının hissesine düşen 14.118,25 TL‘nin 14.000,00TL’si manevi tazminat ödemesi olarak kabul edilerek, geriye kalan 118,25 TL’nin hesap edilecek maddi tazminattan mahsubu ile her bir davacı için bakiye maddi tazminata hükmedilmiştir.
    Bu durumda 2330 sayılı Yasaya göre yapılan ödeme davadan sonra olup, hakkaniyet ilkesi gereğince mahkemece nakdi tazminat ödemesinin takdiren %50’sinin maddi tazminat, %50’sinin manevi tazminata karşılık yapıldığı kabul edilerek, yapılan yargılama sırasında alacaklının (davacının) kısmi tediyeyi kabul etmesinin, manevi tazminatın bölünmezliği ilkesinin ihlalini doğurmadığı (HGK’nın 2007/21-269, 2007/269 sayılı kararı da bu yöndedir.) hususu da dikkate alınarak, davacılar için hesaplanacak maddi tazminattan bu miktarın mahsubu ile belirlenecek bakiye tazminata karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 27/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi