10. Hukuk Dairesi 2018/2233 E. , 2018/6924 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacının, 01.05.2005-01.07.2007 tarihleri arasında davalı işveren ...’a ait un fabrikasında çalıştığını belirterek söz konusu sürelerin tespitini istediği eldeki davada, redde dair verilen hükmün dairemizin, 2014/16923 2014/21990 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu ve devamında bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne dair hüküm tesis edildiği belirgindir..
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 124. maddesi ile, “Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür. Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır. Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hakim, davanın dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.” düzenlemesine yer verilmiştir. Buna göre, taraf değişikliği karşı tarafın muvafakati ile gerçekleştirilebilirken maddi hata bulunması, dürüstlük kuralına aykırı olmaması veya yanlışlığın kabul edilebilir bir yanılgıya dayanması halinde ise karşı tarafın muvafakati aranmaksızın hakim tarafından kabul edilmek suretiyle yapılabilmektedir
Somut olayda, davacı talebinin, davalı ...’a ait un fabrikasında geçen hizmetlerinin tespiti olduğu halde Mahkemece, davacının, 2005 Aralık ile 2006 Şubat arası 65 gün davalı ... yanında, 2006 Mart ile 2007 Ocak arasında ise 301 gün davalı ...Un Fabrikası (... Sanayi Ticaret Ltd. Şti.) de çalıştığının tespitine dair hüküm kurulduğu görülmüştür.
Mahkemece yapılacak iş; kendiliğinden araştırma ilkesi uyarınca, davacı tarafın gösterdiği delillerle yetinilmeyip, davacının çalışmasının gerçekliği, işin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla öncelikle, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki bilgiler dahilinde, işverenlik sıfatı belirlenmeli, bu kapsamda davacının talep konusu hizmetinin hangi işveren yada işverenler nezdinde icra edildiği tespit edilerek, mevcut çelişki açıklığa kavuşturulmalı, sonucuna göre, gerçek işveren yada işverenler belirlendikten sonra HMK 124. maddesi gereği husumet yöneltmesi için davacıya mehil verilmeli; usulüne uygun şekilde katılım sağlandıktan sonra onlarında gösterecekleri bütün deliller toplandıktan sonra, yapılacak değerlendirme sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır. Bu bakımdan; davacının davalı işyerinde ki çalışmasının gerçekliği, işin ve işyerinin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla, dava konusu dönemde davacı ile birlikte çalışan ve işverenin bordrolarında kayıtlı kişiler ile aynı yörede komşu veya benzeri işleri yapan başka işverenler ve bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişiler resen saptanarak, çalışmaların varlığı ve süresi yönünden bilgi ve görgülerine başvurulmalı, bunun dışında sigortalının kayıtlarda gözükmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu gereğince tespit edilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Kabule göre de, ... Ltd. Şti.’nin davaya dahil edilmeden hakkında hüküm kurulması ve davacının çalıştığı sürelerin, başlangıç ve bitiş tarihleri açıkça belirtilmeksizin infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
Mahkemece, yukarıda yazılı hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirir.
O hâlde, davacı ve davalı Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 24.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.