Abaküs Yazılım
Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/388
Karar No: 2022/1050
Karar Tarihi: 30.12.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/388 Esas 2022/1050 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Dava, menfi tespit davasıdır. Davacı, sahibi oldukları arsada kat karşılığı inşaat yapması için davalı ile anlaştıklarını ve davalının inşaatı bitirmeden gitmesi sonucunda teminat senetlerini doldurarak takibe koyduğunu iddia etmiştir. Ancak, davalının ticari defterlerini sunmaması ve takibe konu senetlerde teminat ilişkisine atıf yapılmaması nedeniyle davacının senetlerin teminat senedi olduğunu ispatlayamadığına karar verilmiştir. Bu nedenle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
-Kanunlar Hakkında Kanun (KHK) madde 38/1
-Türk Ticaret Kanunu (TTK) madde 650/1

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/388 Esas
KARAR NO : 2022/1050
DAVA : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/01/2019
KARAR TARİHİ : 30/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; sahibi oldukları arsada kat karşılığı inşaat yapması için davalı ile anlaştıklarını, belediye hisselerinin satın alınması için davalının müvekkiline ve kardeşin para verdiğini buna karşılık teminat amaçlı senet aldığını, davalının inşaatı bitirmeden gittiğini boş senedi de doldurarak takibe koyduğunu bu senedin teminat senedi olduğunu öne sürmüş bu senetler yönünden borçlu olmadıklarının tespitini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ileri sürülen iddiaların doğru olmadığını kambiyo senetlerinin illeten mücerret olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davacının tanık dinletme talebinde bulunduğu ancak sözleşme ve teminat ilişkisine dair tanık dinlenme imkanı olmadığından tanık dinletme talebinin reddine karar verilmiştir.
Takibe konu senetlerin fotokopilerinin incelenmesinde üzerinde senet unsurları dışında bir ibarenin olmadığı görülmüştür.
Mahkememizce davanın reddine dair verilen karar Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesi tarafından "... tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin getirtilmesi, davalı defterlerinin incelenmesi, gerekirse davacıya yemin delilinin hatırlatılarak bir karar verilmesi" gerektiği gerekçesiyle kaldırılmıştır.
Kaldırma kararı sonrası yapılan incelemede taraflar arasında ... tarihli bir kat karşılığı inşaat sözleşmesinin olmadığı, bu tarihli bir protokol olduğu kat karşılığı inşaat sözleşmesinin davacı ile ... LTD ŞTİ ile 08.05.2014 tarihinde akdedildiği ve her iki sözleşmenin de dava dilekçesi ekinde mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafa ticari defterlerini sunmak üzere gün tayin edilmiş ancak ticari defterlerini sunmamıştır. Bu kez davacı tarafa kendi defter ve belgelerinde taraflar arasındaki ilişkiye dair bir kayıt olup olmadığı hakkında beyanda bulunmak ve eğer varsa bu kayıtları sunmak üzere süre verilmiş; aksi durumda yemin deliline dayanıp dayanmayacağının bildirilmesi istenmiş olup davacı vekili beyanında müvekkilinin arsa maliki olup defter tutmadığını, ispat yükü kendilerinde olmadığından yemin deliline de başvurmayacaklarını bildirmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe
Eldeki dava menfi tespit davasıdır. Davacı vekili takibe konu senetlerin teminat amaçlı düzenlendiğini taraflar arasında başkaca bir ilişkinin olmadığını öne sürmüştür.
Bilindiği üzere kambiyo senetleri illeten mücerret senetlerdir. Yani senet altındaki ilişkiden bağımsız olarak borç doğururlar. Eğer bu senedin asıl borç ilişkisi ile bağlantısı kurulmak isteniyorsa hem senet metninde hem de sözleşmede bu ilişkiye atıf yapılması gerekir. Teminat ilişkisi için de durum aynıdır. Eğer bir senet teminat amaçlı düzenleniyorsa hem senet metninden hangi sözleşmenin teminatı olduğu anlaşılmalı hem de sözleşmede bütün unsurlarıyla bu senede atıf yapılmalıdır. Bu iki şartın sağlanamadığı hallerde senedin teminat senedi olduğu iddiası dinlenemeyecektir.
Bu kapsamda ve kaldırma kararı sonrası alınan beyanlar değerlendirildiğinde protokol başlıklı sözleşmede teminat amaçlı senet verileceğinden bahsedilse dahi senetlere unsurlarıyla atıf yapılmadığı senet metninde de teminat senedi olduğuna dair bir ibare bulunmadığı, verilecek senet miktarına dair bir açıklık bulunmadığından davacının bu senedin teminat senedi olduğunu ispatlayamadığı kanaatine varılmıştır. Davacı taraf her ne kadar taraflar arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi dışında bir ticari ilişki olmadığını beyan etse de bu kat karşılığı inşaat sözleşmesi davalı ile değil şirket ile akdedilmiştir. Bu kapsamda perdenin aralanması yönünde de bir ispat faaliyetinde bulunulmamıştır. Diğer yandan aksi düşünülse dahi daha önce başka bir ticari ilişkin olmayışı kambiyo senedinin kurucu kıymetli evrak olma özelliğini etkilemez. Yani kıymetli evrakın imzalanması ile zaten taraflar arasında var olan ya da olmayan tüm önceki hukuki ilişkilerden bağımsız bir alacak borç ilişkisi doğmaktadır. Bunun aksini iddia eden davacı da ispat yükünü yerine getiremediğinden davacının talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 3.162,76 TL harcın mahsubu ile artan 3.082,06 TL harcın istemi halinde davacıya iadesine,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 28.780,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Sarf edilmeyen gider avansın kararın kesinleşmesinden sonra iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 30/12/2022


Katip ...
✍e-imzalı


Hakim ...
✍e-imzalı




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi