15. Ceza Dairesi 2017/4646 E. , 2019/8304 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanıklar hakkında ayrı ayrı TCK"nın 158/1-d, 43/1, 62/1, 52/2, 53/1-3, 204/1, 43/1, 62/1, 53/1-3 maddeleri gereğince mahkumiyet ve TCK’nın 207/1, 43/1, 62/1, 53/1-3 ile CMK’nın 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması
Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Emniyet ekipleri tarafından yapılan rutin kontrolde, birlikte seyahat etmekte olan sanıkların durdurulduğu ve yapılan üst aramasında sanık ...’ın üzerinden şikayetçiler ...., ..., ..., ..., ... ve ... adına tanzim edilmiş olan ve üzerinde sanık ..."ın fotoğrafı bulunan sahte nüfus cüzdanlarının ele geçirildiği, yapılan araştırmada şikayetçi ... adına tanzim edilmiş sahte ehliyet ile .... ve .... numaralı hatların alındığı, ... adına tanzim edilmiş sahte ehliyet ile .... ve .... numaralı hatların, ... adına tanzim edilmiş sahte ehliyet ile .... ve .... numaralı hatların, .... adına tanzim edilmiş sahte ehliyet ile .... ve .... numaralı hatların alındığı, bu abonelik sözleşmelerinin aynı tarihte tanzim edildikleri ve ehliyet fotokopileri üzerindeki fotoğrafların sanık ..."a ait olabileceğinin tespit edildiği, bu suretle sanıkların nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1- Sanıklar hakkında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde,
5271 sayılı CMK"nın 231. maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasını geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı Kanun"un 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 sayılı CMK" nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuran sanığın haklarını ortadan kaldırmayacağından, temyiz dilekçelerinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde,
Sanığın eylemini, şikayetçiler ..., ..., ... ve ....’ya yönelik olarak gerçekleştirdiği ve alınan sahte hatların faturaları nedeniyle şikayetçiler hakkında icra takibi yapılmasına neden olduğu anlaşılmakla, şikayetçilere yönelik olarak ayrı ayrı mahkumiyet hükümleri kurulması gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde tek hüküm kurularak eksik ceza tayin edilmesindeki isabetsizlik, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ...’ın temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde,
a) Sanık ...’ın duruşmada alınan ifadesinde ve temyiz dilekçesinde, sahte abonelik sözleşmeleri ekinde bulunan ehliyet fotokopilerinde fotoğrafı bulunan kişinin kendisi olmadığını, bu kişinin halasının oğlu ... olduğunu, ....’nun kendi resmini de kullanarak sahte kimlik oluşturduğunu ve kendisini ... olarak tanıttığını beyan ederek suçlamayı kabul etmediği, temyiz dilekçesinin ekinde de sanık ... ile beraber yargılanarak beraat ettiği mahkeme ilamlarını sunduğu, buna göre sanığın yargılandığı Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2013/221, 2013/398 sayılı dosyasında yüzleştirme işlemi esnasında sanık ...’ın, sanık ...’ı tanımadığını, yanına gelerek kendisini ... olarak tanıtan kişinin duruşmada gördüğü sanık olmadığını beyan etmesi üzerine sanık ... hakkında beraat hükmü kurulduğu anlaşılmakla, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılması amacına yönelik olarak, dosya içerisinde mevcut abonelik sözleşmeleri ekinde yer alan ehliyet fotokopileri üzerindeki fotoğrafın sanık ...’a ait olup olmadığına dair bilirkişi raporu aldırılması ve sonucuna göre sanık ...’ın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik eylemlerinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
b) Sanık ...’ın yapılan üst aramasında ele geçirilen sahte nüfus cüzdanlarının herhangi bir suçta kullanılıp kullanılmadığının tespit edilemediği ancak sadece sahte olarak tanzim edilmelerinin 5237 sayılı TCK’nın 204. maddesi gereğince resmi belgede sahtecilik suçu kapsamında olduğu, bununla birlikte bu nüfus cüzdanlarının farklı tarihlerde tanzim edildiklerine dair herhangi bir delil, iddia ve beyan olmaması karşısında, sanık hakkında unsurları oluşmayan 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesinin uygulanamayacağı gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 16/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.