11. Hukuk Dairesi 2015/15551 E. , 2017/2760 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 16/10/2015 tarih ve 2015/96-2015/763 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin ... Minibüsçüler Odası"na kayıtlı esnaf olduğunu, ... Minibüsçüler Odası ile davalı ...Özel Halk Otobüsleri Taşıyıcılar Kooperatifi arasında bir kısım protokoller imzalandığını, işbu protokoller doğrultusunda davacının 38.100 TL"yi davalı ..."a ödediğini, ancak protokol şartlarının gerçekleşmediğini, düzenlenen bonoya dayalı olarak alınan bedelin haksız olduğunu ileri sürerek, toplam 38.100,00 TL"nin avans faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, Minibüsçüler Esnaf Odası ile ...Nolu Özel Halk Otobüsleri Taşıyıcılar Kooperatifi arasında imzalanmış olan ön protokol, icra safahatı ve protokolün ve ilgili diğer sözleşmelerin geçersizlik sebebiyle feshini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ..., ... ve ...Nolu Özel Halk Otobüsleri Kooperatifi vekili, UKOME"nin kararı ile minibüslerin yolcu kapasitelerinin arttırıldığını ve bu nedenle otobüs sahiplerinin zarara uğradığını, bu kapsamda oluşan zararın tazmini amacıyla minibüs sahiplerince bonolar keşide edilerek verildiğini, UKOME kararı iptal edilmiş ise de taraflar ve belediyenin mevcut düzeni devam ettirdiğini, davacı ve diğer minibüsçülerin 18+1+9 kapasiteli otobüslerle çalışmaya, yani haksız kazanç sağlamaya devam ettiklerini, ödenen bedelin o ana kadar otobüsçü esnafının doğmuş zararına karşılık olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, idare mahkemesi tarafından Belediye işleminin iptali ile minibüslerini otobüslere çeviren esnafın tekrar minibüsçülüğe dönmek zorunda kaldığını, bu durumda mağdur olduklarını, bu durumu çözmek için belediye, minibüsçüler ve otobüsçüler yetkililerinin bir araya gelerek çözüm arandığını, sonuçta nihai olarak her bir eski minibüs esnafının otobüsçü esnafına 38.100 TL ödemesinin kararlaştırıldığını, isteyen minibüsçülerin ise bu tutarı ödemeksizin eskisi gibi çalışmaya devam edebileceğini, oda başkanı olan müvekkilinin çoğunluğun görüşü doğrultusunda hareket ettiğini, müvekkilinin bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; düzenlenen 01.03.2011 tarihli uzlaşma protokolünün icra safahatinde minibüsçülerin özel halk otobüslerinin görmüş olduğu zarara karşılık olmak üzere araç başına 38.100 TL"lik senetlerin minibüs odası tarafından özel halk otobüsü kooperatifi üyelerine verilmek üzere düzenlendiği, minibüs odası üyeleri tarafından senetler imzalanarak yapılan protokoller kapsamında özel halk otobüsü kooperatif üyelerine dağıtılmak üzere verildiği, davacının da 2007 yılından itibaren minibüslerin fazla kapasitede çalışmaları nedeniyle halk otobüslerine doğmuş zararlarına istinaden ödeme yaptığı sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, davacının üyesi olduğu Minibüs Odası ile davalı ..."ın üyesi olduğu davalı Kooperatif arasında düzenlenen anlaşma ve protokollerin geçersizliğinin tespiti ile geçersiz sözleşme uyarınca ödenen senet bedelinin istirdatı istemine ilişkin olup, dava konusu senedin dosya arasında bulunan anlaşma, çeşitli protokoller çerçevesinde davacı tarafından keşide edildiği dosya kapsamı ile sabittir. Taraflar arasındaki temel uyuşmazlık, senedin keşide edilme nedeninin ortadan kalkıp kalkmadığı noktasında toplanmakta olup, mahkemece 38.100 TL"nin davalı kooperatif ortaklarının doğmuş zararlarına ilişkin olarak ödendiği kabul edilerek yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Oysa, yukarıda özetten de anlaşılacağı üzere davacının da içerisinde olduğu minibüsçülerin araçlarının kapasitesinin artırımına ve dava konusu senedin davacı tarafından keşide edilmesine dayanak yapılan 2007 tarihli UKOME genel kurulu kararının mahkemece iptal edilmesi karşısında, iptal kararına rağmen anılan UKOME kararının fiilen uygulamasının devam edip etmediği, davalı tarafın 2007 tarihli UKOME kararının alınmasından iptal edilinceye kadarki süre zarfında zarara uğrayıp uğramadığı, uğramışsa ne miktar zarara uğradığı, bu bağlamda senedin keşide edilme nedeninin ortadan kalkıp kalkmadığı ya da ne oranda ortadan kalktığı hususları mahkemece yeterince irdelenip iptal edilen UKOME kararı yerine alınan yeni karar dahi dayanak anlaşma ve protokoller ile birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken, yeterli dayanağı da gösterilmeden dava konusu ödemenin 2007 yılından itibaren minibüslerin fazla kapasitede çalışmaları nedeniyle, halk otobüsleri ortaklarının doğmuş zararlarına istinaden yapıldığı gerekçesiyle davanın reddedilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 09/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.