11. Ceza Dairesi 2015/4794 E. , 2016/7963 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
5271 sayılı CMK"nun 231/11. maddesinin; “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir.” şeklinde düzenlendiği, buna göre anılan madde fıkrasının ikinci cümlesi uyarınca, cezanın kısmen infazı, ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar verilebilmesinin ancak yükümlülüklerini yerine getiremeyen sanıklar yönünden mümkün bulunduğu cihetle, resmi belgede sahtecilik suçundan yargılandığı davada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanığın, denetim süresi içinde yeniden suç işlemesi nedeniyle CMK"nun 231/11. maddesi uyarınca hakkındaki hükmün açıklanması sırasında 24.01.2012 tarihli ilk hükmün açıklanması ile yetinilmesi gerektiği ve hükmolunan cezanın ertelenemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Adli emanetin 2010/1950 sırasına kayıtlı suça konu çek hakkında mahallinde karar verilmesi, hapis cezasının kanuni sunucu olan 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmaması isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamada, toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonucuna uygun şekilde vasfı tayin takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre hükümde eleştiriler dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 30.11.2016 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİDİR
Dairemizin 30/11/2016 tarih, 2015/4794 Es, 2016/7963 Karar sayılı çoğunluk görüşüne aşağıdaki sebepten muhalifim.
Sanığın TCK"nın 204/1, 51/1. maddeleriyle cezalandırılmasına dair Hükmün Açıklanması suretiyle kurulan ... 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 31/10/2013 tarih 2013/480 Esas 2013/679 Kr sayılı kararı usul ve yasaya aykırıdır.
Sanık hakkında aynı mahkemece 24/01/2012 tarih 2010/388 Es- 2012/124 Kr sayıyla verilen hükmün CMK’nun 231/6 ve devam maddeleri uyarınca açıklanmasına geri bırakıldığı anlaşılmaktadır.
Deneme devresi içinde sanık ... hakkında Eskişehir 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 16/05/2013 tarih 2013/180 Es 2013/439 Kr sayı ile 5237 sayılı TCK’nın 86/2, 29/1, 62/1 ve 52/2 maddeleri uyarınca doğrudan 500 TL APC ile cezalandırılmasına ilişkin kesin olarak verilen hükme istinaden ilgili mahkemesine ihbarda bulunulduğu görülmüştür.
Kesin olarak verilen kararların olağan yargı yolu içinde temyiz incelenmesine konu edilmesi mümkün değildir. Ancak şartların varlığı halinde kanun yararına bozma suretiyle hukuka aykırılığın giderilmesi mümkündür. Dolayısıyla etkin bir yargısal denetime tabi olmayan kesin hükümlerin hükmün açıklanmasına dayanak alınması mümkün değildir. Bu durum iç hukukumuzun bir parçası olan İnsan Hakları ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Avrupa Sözleşmesinin 6/2. maddesine güvence altına alınan Masumiyet Karinesinin ihlali niteliğindedir.
Bu sebeblerle anılan mahkeme kararının bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne muhalifim. 30.11.2016
...