MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 158/1-j, son, 62/1, 52/2-4 ve 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmü, sanık müdafisi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanığın, suç tarihi itibari ile "Allerji Grup Teks. San.Tic.Ltd.Şti." adlı şirketin yetkilisi olduğu, 24/06/2009 tarihinde malen sorumlu Şekerbank İskenderun Şubesi"nden yetkilisi olduğu şirket adına aldığı kredinin teminatı olarak suça konu düzenleme tarihi ve yeri bulunmayan keşidecisi Zihni Boğa olan 06/07/2009 vade tarihli 10.000.TL bedelli 2 adet sahte senedi verdiği, keşideciye ödememe protestosu çekilmesi üzerine haberdar olduğunda sanık hakkında suç duyurusunda bulunduğu, alınan uzmanlık raporunda suça konu senetlerdeki keşideci imzasının sahte olduğunun tespit edildiği, bu nedenle resmi belgede sahtecilik suçundan İskenderun 2.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2010/420 E. Sayılı dosyasında yapılan yargılamada sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği ve nitelikli dolandırıcılık suçundan suç duyurusunda bulunulduğu, bu surette sanığın sahte senet vererek tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla dolandırıcılık suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
Sanığın aşamalardaki savunmasında 2006 yılında Şekerbank İskenderun Şubesinden kullanacağı krediye karşılık bahse konu 2 senedi teminat olarak bankaya verdiğini belirttiği halde, dosyada mevcut ilgili banka yazı ve eklerinden, sanığın 2005-2006-2007 yıllarında birden fazla kez kredi kullandığı, bunlardan hangilerinin ödemesinin yapıldığı hangilerinin yapılmadığı, suça konu senetlerin hangi kredi tahsisi için verildiği hususu ısrarla sorulmasına rağmen banka tarafından açık ve net ifadelerle açıklanmamış ise de; suça konu sahte senetlerin vade tarihlerinin 06/07/2009 olup, 24/06/2009 tarihinde bankaya verilmiş oldukları hususunun sabit olduğu, bu nedenle senet girişinden sonra sanığın kredi kullanmadığının anlaşılması karşısında, sanığın bahse konu senetleri önceden doğan borç nedeniyle verdiği ve dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden atılı suçtan beraati yerine mahkumiyetine hükmedilmesi,
Kabule göre de;
-5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde eğer suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli ise; o takdirde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı Kanun"un 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezası belirlenecektir. Bu açıklama kapsamında haksız menfaat miktarının kesin olarak tespit edilip gün karşılığı belirlenerek bunun üzerinden sonuç cezanın hesaplanması gerekirken eksik ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.