
Esas No: 2015/5041
Karar No: 2016/1208
Karar Tarihi: 14.04.2016
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2015/5041 Esas 2016/1208 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Temyiz incelemesi, sanık müdafiinin isteği üzerine duruşmalı olarak yapıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
1- Gizli soruşturmacının ancak TCK"nın 220. maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan "örgüt kurma" ve "örgütü yönetme" suçları ile örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmiş olması şartıyla CMK"nın 139. maddesinde sınırlı olarak sayılan diğer suçlar için görevlendirilebilir. Bunlar dışındaki suçlar nedeniyle görevlendirilen gizli soruşturmacı "adlî kolluk görevlisi değil ise" topladığı deliller hukuka aykırıdır.
Somut olayda örgüt olmadığı gibi, suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlendiğine ilişkin bir iddia da bulunmamaktadır. Bu nedenle gizli soruşturmacı görevlendirilmesine ilişkin karar kanuna aykırıdır.
Gizli soruşturmacı olarak görevlendirilen kişi "adli kolluk görevlisi ise" hukuki statüsü gizli soruşturmacı olmayıp "kimliğini gizleyen adli kolluk görevlisidir" ve kollukla ilgili kanunlar ile CMK"daki hükümlerde yer alan genel yetkisi ve görevi kapsamında olmak üzere, Cumhuriyet savcısının sözlü veya yazılı emirleri doğrultusunda delil toplayabileceğinden, bu nitelikte topladığı deliller hukuka uygundur.
Sanığın aleyhine olan tutanakları kabul etmediğini söylemesi ve savunmaları dikkate alınarak; 17.08.2014 tarihli suça ilişkin tutanakları düzenleyenlerin adlî kolluk görevlisi olup olmadıklarının saptanması, adli kolluk görevlileri ise diğer tanıklar gibi kimlikleri gizlenmeden ve sanık ile müdafiine soru sorma olanağı da tanınarak tanık olarak dinlenmeleri, sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- Kabule göre; hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
./..
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları ile duruşmadaki savunması bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA; tutuklama koşullarında değişiklik bulunmaması ve tutuklama tarihine göre sanık hakkındaki salıverilme isteğinin reddine, 14.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
TEFHİM TUTANAĞI
14.04.2016 tarihinde saat: 15.00"de verilen bu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı İbrahim Dolu"nun katılımıyla ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..."in yüzüne karşı 14.04.2016 tarihinde yöntemine uygun biçimde, açık olarak okunup anlatıldı.
E.A