Edirne Ceza Kararları - Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1610 Esas 2018/5194 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1610
Karar No: 2018/5194
Karar Tarihi: 18.12.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1610 Esas 2018/5194 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olma suçuyla ilgili Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm, Ceza Dairesi tarafından incelendi. Mahkeme, suçun temadi eden suçlar kapsamında olduğunu belirterek, hüküm başlığı ve tarihindeki bir yazım hatasının mahallinde düzeltilebileceğini kabul etti. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin yasal olarak elde edildiği ve sanık müdafilerinin ileri sürdükleri nedenlerin yerinde olmadığı sonucuna varıldı. Bu nedenle, temyiz davasının esastan reddedilmesine ve hükmün onanmasına karar verildi. Kararda geçen kanun maddeleri ise CMK'nın 302/1. maddesi.

16. Ceza Dairesi 2018/1610 E. , 2018/5194 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : İstinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden, Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "22.10.2016" yerine “15.07.2016” olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafilerinin temyiz dilekçesinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 18.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.