8. Hukuk Dairesi 2015/18582 E. , 2015/20238 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ...Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 15.04.2011 gün ve 88/145 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, eklemeli zilyetlik ve TMK 713/2. maddesi uyarınca dava konusu 197 ve 198 parsel sayılı taşınmazlarda davalılar adına kayıtlı tapu hisselerinin iptali ile vekil edeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, yargılama oturumlarına katılmamıs, savunmada bulunmamışlardır.
Mahkemece, davalılardan ... karşı açılan davanın ölü kişiye karşı dava açılamayacağı nedeni ile reddine, davalılar ..."na karşı açılan davanın bu kişilerin halen hayatta oldukları gerekçesiyle esastan reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava konusu 197 ve 198 parsel sayılı taşınmazlar 1974 yılında yapılan kadastro çalışmalarında Eylül 1333 tarih 60 sıra tapu kaydına istinaden davalılar .... ve... adlarına hisseleri oranında paylı olarak tesbit edilmiş, kadastro tespiti itirazsız olarak 07.12.1974 tarihinde kesinleşerek tapuya tescil edilmiştir. Tapu kayıtlarında dava tarihine kadar herhangi bir intikal yapılmamıştır.
Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik ve TMK"nun 713/2. fıkrasında yer alan “maliki 20 yıl önce ölmüş...” hukuki sebebine dayalı olarak TMK"nun 713/1 ve 2. fıkraları gereğince tapunun hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
TMK"nun 713/2. fıkrasında yer alan üç halden biri olan “...ölmüş...” ibaresi , “Anayasa Mahkemesi"nin 17.03.2011 tarih ve 2009/58 Esas, 2011/52 Karar sayılı kararıyla iptal edilmişse de, Dairenin sapma göstermeyen uygulamalarında, Anayasa Mahkemesi"nce yürürlüğün durdurulmasına ilişkin kararın verildiği 17.02.2011 tarihine kadar hak sahipleri yararına kazanma koşulları oluşmuş, malik 20 yıl önce ölmüş ve 20 yıllık kazanma süresi de dolmuş ise, bu tür hak sahiplerinin de dava açma yönünden kazanılmış haklarının olduğu kabul edilmektedir.
TMK"nun 713/2. fıkrasına dayalı olarak açılan davaların başarıya ulaşması için bu fıkrada belirtilen koşullar yanında aynı zamanda 713/1. fıkrasındaki koşullarında gerçekleşmiş bulunması gerekir. Çünkü 2. fıkrada; “aynı koşullar altında...” denilmek suretiyle aynı maddenin 1. fıkrasına atıfta bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle 1. fıkradaki koşulların araştırılıp belirlenmesi zorunludur. Başka anlatımla mülkiyetin kazanılabilmesi için diğer kazanma koşullarının yanında dava konusu taşınmazda davacı tarafın aralıksız, çekişmesiz, malik sıfatıyla ve 20 yıl süreyle zilyet ve tasarrufta bulunması gerekir. Dava konusu taşınmaz maliklerinden ...2007 yılında, ...ın 2004 yılında, .... 1996 yılında, ..."nun 2005 yılında... 2011 yılında, ..."ın 2013 yılında öldükleri, ölüm tarihlerinden bu yana nizalı paylar açısından davacı lehine TMK’nun 713/2. maddesinde aranan 20 yıllık kesintisiz çekişmesiz malik sıfatı ile zilyetlik süresinin dolmadığı, yine tapu maliki.... halen sağ olduğu anlaşıldığından, bu davalılar yönünden koşulları oluşmayan davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
2-Ancak tapu maliklerinden .... ise 1985 tarihinde öldüğü ve dava tarihine kadar tapuda bir intikal yapılmadığı görüldüğünden, ölüm tarihinden itibaren diğer kazanma koşullarının gerçekleşmesi halinde tapu kaydının hukuki değerini yitirmesi ve davacı tarafın taşınmazın mülkiyetini kazanması mümkündür.
Bu açıklamalar karşısında; davalılar....payları yönünden, davada TMK"nun 713/2. maddesinde yer alan “ölüm” sebebine dayanıldığına ve harici satış senetlerinin sadece zilyetliğin başlangıç tarihine işaret ettiği göz önünde bulundurularak, öncelikle kayıt maliklerinin mirasçılarının belirlenmesi ve husumetin bu mirasçılara yöneltilerek taraf teşkilinin sağlanması, kayıt maliklerinin mirasçısının bulunmadığının tespiti halinde, TMK"nun 501. maddesi gereğince tereke devlete kalacağından davanın reddine karar verilmesi, kayıt malikinin mirasçılarının tespiti halinde davanın veraset belgesinde ismi geçen mirasçılara yöneltilerek, iddia ve savunma doğrultusunda tarafların delillerinin toplanması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre işin esası ile ilgili bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Davacı vekili tarafından temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte açıklanan nedenlerle davalılar Behçet Ungan ve Fikriye Cemiloğlu yönünden 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 1. bentte gösterilen sebeplerle diğer temyiz itirazlarının reddine, taraflarca HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 25,20 TL peşin harcın istek halinde davacıya iadesine 12.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.