17. Hukuk Dairesi 2015/16635 E. , 2018/9172 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm davalılar ... vekili ve ... tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davalı ..."ın sevk ve idaresindeki ... plakalı resmi polis aracı ile mesai saatinde davacıların annesi ..."e çarptığı ve ..."in yaşamını yitirmesine neden olduğunu, müteveffa Hacer"in vefat ettiği gün kırk iki yaşında ve dul olduğu, müteveffanın çocuklarına destek olduğunu, davalı ... Bakanlığının sorumluluğunun araç maliki olması ve istihdam eden sıfatının bulunmasından kaynaklandığını, bu nedenlerden dolayı her bir davacı yararına ayrı ayrı 7.500,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve İçişleri Bakanlığından, her bir davacı için ayrı ayrı 1.000,00 TL destekden yoksun kalma tazminatı ve 200,00 TL cenaze defin giderinin bütün davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile maddi tazminat talepleri yönünden fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı ... vekili; davalı ... şirketinin, sigortalısının kusuru ispatlanabildiği takdirde kusura isabet eden oranda ve poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, davacıların gerçek zararının belirlenmesi gerektiği, davacılara müteveffanın vefatı nedeniyle SSK veya Bağkur gibi kurumlardan yapılmış bir ödeme varsa bu yardımların tazminat miktarından tenziline karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
... vekili; davalı idarenin kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını, olayın meydana
geldiği tarihte diğer davalı ..."ın aracın kullanımı ile ilgili resmi bir görevinin bulunmadığını, BK md. 55"de belirtildiği şekilde idarenin mevcut olayla istihdam eden sıfatının bulunmadığını, BK md 41 uyarınca ..."ın yalnız başına sorumlu olması gerektiği, söz konusu aracın ... tarafından hukuka ve rızaya aykırı olarak kullanıldığını, kazanın meydana gelmesinde müteveffanın kusurunun bulunduğunu, manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, cenaze ve defin giderlerinin belgelendirilmediğini, müvekkili olan idareye husumet yöneltilemeyeceğini, açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacı ... yararına 7.500,00 TL, davacı ... yararına 7.500,00 TL, davacı ... yararına 7.500,00 TL ve davacı ... yararına 7.500,00 TL manevi tazminat takdirine ve davacılar yararına takdir edilen bu tazminatların 29/10/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar ... ve İç İşleri Bakanlığından müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, 6.303,84 TL maddi tazminatın taleple bağlı kalınarak 1.000,00 TL"lik kısmının 29/10/2007 tarihinden itibaren 5.303,84 TL"lik kısmının ise ıslah tarihi olan 24/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ..."ye verilmesine, 8.405,12 TL maddi tazminatın taleple bağlı kalınarak 1.000,00 TL"lik kısmının 29/10/2007 tarihinden itibaren 7.405,12 TL"lik kısmının ise ıslah tarihi olan 24/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...’e verilmesine, davacı ... ve Sultan’ın maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar ... vekili ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davalı ... vekili ve davalı ...’ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu ölüm sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemenin yeterli kabul ederek hükme esas aldığı, aktüer raporu incelendiğinde; CSO 1980 Yaşam Tablosu"na göre muhtemel ömür sürelerinin belirlenerek tazminat hesaplamasının yapıldığı ve destek payları konusunda denetime elverişli rapor alınmadığı görülmektedir. Oysa, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 1989/4-586 esas, 1990/199 sayılı kararı ve Dairemiz"in yerleşik içtihatları gereği, Population Masculine Et – Feminine (PMF
1931) Tablosu esas alınarak desteğin ve hak sahiplerinin muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi; destek payları konusunda 2 pay desteğe, 1"er pay çocuklara ve 1"er pay anne ve babaya ayrılarak hesaplama yapılması ve desteğin muhtemel gelirinin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi ile belirlenecek peşin değeri esas alınıp işleyecek dönem tazminat hesabı yapılması gerekmektedir. Bu itibarla, mahkemenin yeterli bulduğu aktüer raporundaki hesaplama teknikleri, Dairemiz"in yerleşik uygulamalarına uygun olmayıp, eksik inceleme ile karar verilmiştir.
Bu durumda; davacıların talep ettikleri destekten yoksun kalma tazminatı miktarının hesaplanması bakımından, yukarıda belirtilen ilkelere göre hesaplamanın yapıldığı, ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir ek rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3)Davalı ... 492 sayılı Harçlar Kanun’un 13/J maddesi uyarınca harçtan muaf olup, yargılama harcından sorumlu tutulmaması gerekirken hüküm fıkrasının 6. ve 7. bendinde yazılı olduğu biçimde harçtan da sorumluluğuna karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekili ve davalı ...’ın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... ve ...’ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 17.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.