
Esas No: 2015/3714
Karar No: 2016/5049
Karar Tarihi: 25.04.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/3714 Esas 2016/5049 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.12.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, ortaklığın giderilmesi davasıdır.
Davacı, ...... İli, .... İlçesi, ..... Köyü, 8819 ada 5 parsel sayılı taşınmazın satılması suretiyle ortaklığın giderilmesini talep etmiştir.
Davalı ..... vekili, taşınmazın aynen taksiminin mümkün olduğunu belirtmiş mahkeme aksi kanaate olursa güncel rayici üzerinden satışına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... açılan davaya karşı bir diyeceği olmadığını beyan etmiştir. Davalı ... vekili taşınmaz üzerindeki evin müvekkiline ait olduğu iddiasında bulunmuştur.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
Somut olaya gelince; dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan evin davalılardan ..."e ait olduğu konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece Dairemizin yukarıda belirtilen ilkeleri doğrultusunda oran kurulmak suretiyle satıştan elde edilecek bedelin de bu oran esas alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekirken belirtilen husus gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.