MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, 20/05/2011 tarihinden itibaren sigortalı olarak çalışmadığının ve 21/05/2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine, biriken aylıkların yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R



1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirci nedenlere göre davalı Kurumun tüm temyiz itirazlarının reddine.
Dava, davacının 20.05.2011"den itibaren 5510 Sayılı yasanın 4/a maddesi kapsamında sigortalı çaşılmasının olmadığı ve 21.05.2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile Davalı işverence davacının 20/05/2011-08/04/2012 devresi SGK"ya bildirdiği çalışma süresinin sigortalılığının iptali gerektiğinin tespiti ile yaşlılık aylığı koşullarını hak ettiği anlaşıldığından 01/06/2011"den itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine, bu tarihten itibaren bağlanması gereken yaşlılık aylıklarının yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine, karar verilmiştir.
Tahsis talebinde bulunan sigortalıya, yaşlılık aylığı bağlanabilmesi için; 506 sayılı Kanun"un Geçici 81/Be maddesindeki düzenleme gereğince, 48 yaş, 25 yıl sigortalılık, 5225 gün prim ödeme şartının gerçekleşmiş olması gerekir.

Somut olayda; davacının bu madde kapsamında yaşlılık aylığı bağlanması için yaptığı başvurunun kurumca sigortalılığı devam ettiğinden red edildiği, davacının davalı işyerinde çalışması olmamasına rağmen bildiriminin yapılmaya devam edildiği, 20.05.2011 tarihinde Kurumdan yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığını sorduğu,03.06.2011 günlü tahsis talep tarihi itibarı ile SSK kapsamında 01.01.1986-20.05.2011 tarihleri arasında 9116 gün hizmetinin bulunduğu, sigorta başlangıç tarihinin 01.01.1986 olup askerlik borçlanması nedeniyle 01.05.1984 tarihinden itibaren 27 yıldan fazla sigortalılık süresinin bulunduğu, 48 yaşında olduğu dolayısıyla 03.06.2011 tarihinde 25 yıl sigortalılık, 48 yaş ve 5225 gün prim ödeme şartını yerine getirdiği anlaşılmaktadır. Ancak mahkemece; davacının 21.05.2011 tarihinde tahsis talebi olmadığı halde bu tarih itibariyle yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine şeklinde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK."nun 370/2, maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ:Hüküm fıkrasının üçüncü bendinin tümden silinerek silinerek yerine "Davacının tahsis talep tarihini takip eden aybaşı olan 01.07.2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespiti ile bu tarihten itibaren bağlanması gereken yaşlılık aylıklarının yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine," rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 30.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.