4. Ceza Dairesi 2017/1225 E. , 2020/20401 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A-Sanık ... hakkında hakaret ile tehdit suçlarından kurulan beraat hükümlerinin temyizinde;
Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik, katılan ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
B-Sanık ... hakkında yaralama suçundan kurulan beraat hükmü açısından;
1-Katılanın yaralanmasına ilişkin adli rapora ne suretle itibar edilmediği açıklanıp tartışılmadan, yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması,
2-Bozma ilamının B-1 bendine uyulması ve yapılacak tartışma neticesi mahkumiyet hükmü kurulması halinde ise;
a-Sanığın tehdit suçundan beraat etmesi karşısında, TCK"nın 86/2. maddesinde düzenlenen yaralama suçunun CMK"nın 253/3. maddesi uyarınca uzlaşmaya tabi hale geldiği anlaşılmakla, aynı Kanun"un 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma hükümlerinin uygulanması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi zorunluluğu,
b-Uzlaşmanın sağlanması halinde ise;
17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25/06/2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19/08/2020, Sayı: 31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkûmiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanunun 31. maddesi gereğince 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
C-Sanık ... hakkında yaralama ve hakaret suçlarından kurulan beraat hükümleri açısından;
UYAP sisteminden alınan güncel nüfus kaydına göre sanık ..." ın 16/02/2016 tarihinde öldüğü anlaşılmakla, bu husus araştırılarak sonucuna göre, TCK’nın 64/1 ve CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca, sanık hakkında açılan kamu davalarının ölüm nedeniyle düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirdiğinden, katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye aykırı olarak, bozma ilamının (C) nolu bendi açısından diğer yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.